kızıl ölümün maskesi öyküsü aracılığıyla tanıştığım; anlatımındaki psikolojik öğelerle beni büyüleyen gotik edebiyatın kurucuları arasında olan yazardır. ayrıca çok sevdiğim yönetmen tim burtonu etkilemiştir. tim burtonun pek çok filminde özellikle de vincent kısa filminde edgarın esintisi hissedilir.
edgar; insanın kanını donduran bir psikolojik çözümleme yapar, onun çözümlemesiyle katile acımaz veyahut sevmezsiniz sadece çılgınlığının farkına varırsınız. okuduğunuz hikayedeki katil kurbanını küçük parçalara ayırıp döşemenin altına saklamış olsa bile hikayenin sonunda çoğu zaman bana; 'evet anlıyorum bu çılgınlığı, sapkınlığı ' dedirten bir yazardır.
hikayeleri kadar şiirleri de ünlüdür. şiirlerinin çoğunun konusunu ölmekte olan kadınlar oluşturur. bu durum karısı virginianın veremden ölmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir. bense edgarı kaldığı aşk üçgeni sonucunda karısının ölüm döşeğindeyken dahi ellet' ten bahsetmesinin etkilediğini düşünüyorum.
olayı kısaca anlatacak olursam; virginia ve edgar kuzendirler ve virginia 13 edgar 27 yaşındayken gizlice evlenirler, sonrasında edgar osgoodla flört etmeye başlar. virginia bu durumdan haberdardır ancak osgood edgarı dizginlediği için bu duruma göz yumar. ancak olay ellet adında bir başka yazarın edgara aşık olmasıyla epey sarpa sarar. ellet , edgarı aşırı sevmektedir hem osgood hem de virginiayı hedef alan davranışları vardır. hatta aralarında bir mektup skandalı ollur. tüm bunlara rağmen edgar ın en çok virginiayı sevdiği söylenir, ölümünden sonra bulunan annabel lee şiirini virginia için yazmıştır;
... şiir alıntıdır...
annabel lee
senelerce senelerce evveldi
bir deniz ülkesinde
yaşayan bir kız vardı bileceksiniz
ismi; annabel lee
hiç birşey düşünmezdi sevilmekten
sevmekten başka beni
o çocuk ben çocuk, memleketimiz
o deniz ülkesiydi
sevdalı değil karasevdalıydık
ben ve annabel lee
göklerde uçan melekler
kıskanırlardı bizi
bir gün işte bu yüzden göze geldi
o deniz ülkesinde
üşüdü bir rüzgarından bulutun
güzelim annabel lee
götürdüler el üstünde
koyup gittiler beni
mezarı oradadır şimdi
o deniz ülkesinde
biz daha bahtiyardık meleklerden
onlar kıskanırdı bizi
evet! bu yüzden 'şahidimdir herkes ve deniz ülkesi'
bir gece rüzgarından bulutun
üşüdü gitti annabel lee
sevdadan yana kim olursa olsun
yaşca başca ileri
geçemezlerdi bizi
ne yedi kat göklerdeki melekler
ne deniz dibi cinleri
hiç biri ayıramaz beni senden
güzelim annabel lee
ay gelir ışır, hayalin erişir
güzelim annabel lee
orda gecelerim uzanır beklerim
sevgilim sevgilim hayatım gelinim
o azgın sahildeki
yattığın yerde seni...
çev. melih cevdet anday
...
not1: ufak detaylar konusunda frpnet ten yararlandım.