nazo no kanojo x

suzuki san
izlerken tiksindiğim seinen. bana seinen izlediğine pişman olacaksın deseler inanmazdım. ama ilk kez bir seineni izlemekten hiç ama hiç keyf almadığım gibi tiksindim. işin garibi belki ben kadın izleyici olduğum için tiksindim ama hayranı olan erkek sayısı azımsanmayacak kadar fazla olan bir anime. yine de kolay kolay bir şeylerden tiksinen biri olmadığımı belirteyim ki naif insan muamelesi görmeyeyim. örnek bile verelim önümde biri kussa tiksinmem, elimle ağzını bile silerim gibi.

o zaman bu anime niye beni tiksindirdi? konusu yazılmış ameleliğe gerek yok. hanım kızımız tsubaki salyasını sanki çok lezzetliymiş gibi ham hum şap şup yaparaktan sağolsun mangaka da detaylı bir salya uzatma/ salya aktarımı çizerek alttan da verilen efektle beni tiksindirmişlerdir. ben tiksindirici buldum. neyse tiksinmemi bir yana bırakırsam konu açısından da beğenmediğimi söyleyebilirim lakin tuhaf etiketini sonuna kadar hak ediyor. zira bir salya üzerinden duygular anlaşılıyor, olaylar çözülüyor, nosebleedler yaşanıyor falan tuhaf etiketine gayet uygun şeyler bunlar. sadece salya üzerinden yaşanan aşka anlam veremedim. yani aşk olayı salyaya bağlı. komik. saçma. bence.

ben bu animeyi seinen den çok shoujo ya benzetmiş durumdayım. eski bir anime belki seinenler o zamanlar bu şekilde tasarlanıyordu bilemicem. çok fazla eski seinen izlediğimi söyleyemem. yine de gantz ile berserk ile aynı türe ait olması bana garip ve komik geliyor.

urabeyi anime boyunca watemote den tomoko ya benzettiğimi de söyleyemeden geçemeyeceğim. kesinlikle tip ve düşünsel olarak benziyorlar ama eylemsel olarak değil.

bence seinen sever erkekler farklılık açısından izlemeli ama kadın izleyecilere tavsiye edemeyeceğim. ben sevmedim ki seinen aşığı bir takipçi bunu söylüyorsa nadiren seinen izleyen bir kadın hiç sevmeyecektir.
bu başlıktaki tüm girileri gör