@1 ve @2 nin şu fikrine katılamayacağım "olay örgüsünden taviz vermemiş ve kalitesini korumuştur.". bu cümleyi 2 ay önce olsa bende söylerdim ama ten count un son 2-3 sayısına baktığımızda sensei fangirllerin beklentilerini karşılamış olay akışını, döngüsünü, kalitesini her birşeyini bozmuştur. biz burada mizfobik bir insandan bahsediyoruz. shirotani ve kurosenin birlikte olmasını bekleyen binlerce kişiden biri olarak sahneleri görmek güzelken bu kadar erken görmek kötü bir his. sensei tahminimce editörünün baskısı sonucu böyle bir yanlış karar vermiştir. yani kapı kolunu dahi tutamayan, dışarıda bir bardak kahve bile içemeyen bir insan tüm maddeleri atlayıp bir anda kendisini kurosenin kucağında bulamaz. bu bence senseinin en büyük hatasıdır.
senseinin çizimleri benim gözümde çok güzeldir. ama şunu söylemeden de geçmeyeceğim ilk gördüğümde "bu nasıl saçma bir çizim şeklidir" demiştim. sonradan gözüm öyle alıştıki çizimlerine şimdi bayılıyorum. özellikle saç çizimlerine ölüyorum. gülüş çizimleri de çok hoş. bilemiyorum ben çoğu çizimini çok beğeniyorum. karakterlere duyguları çok iyi yansıtıyor. ters köşeye yatırıyor ara sıra bizi onları da seviyorum. ama araya fill bölüm gibi bölümler sokuyor ya o anın akışını, heyecanını bozuyor benim için. kopuyorum ben. misal son ten count cildinde tuttu seks sahnesinin ortasında kurosenin geçmişine döndü. kurosenin geçmişini görmek güzel ama diğer sahnenin bölünmüş olması benim için kötü. böyle işte, daha yazmak istemiyorum :)
@1 sana şunu söyleyebilirim ki ilk etapta yaoi/shounen-ai tamamen şans işi olan bir tür. yani bu türün berbat serilerine de denk gelebilirsin çok iyi serilerine de. gördüğüm kadarı ile sen berbatlardan başlamışsın. bazı seriler fazla popüler olabilir ama bu o zamandaki kıtlıktan kaynaklanmıştır. yani kötünün iyisi.ya da sadık kitlenin takip ettiği hard yaoi ler. inan son yıllarda sektör kendini geliştirdi. artık konu merkezli yaoi/ shounen-ai mangalar çıkmakta. yeni serilerde bazen yaoi mangalarda aylarca sensei seks sahnesi çizmiyor. artık daha çok duygu ve mantığında işin içinde olduğu mangalar var. natsume isaku okumanı tavsiye ederim. ne demek istediğimi anlarsın. rihito sensei den çok daha eğlenceli bir çizer.
crimson spell için ayrıca bir not düşeceğim. bu seri her daim top 10 içindedir. ben yamane ayano yu çok severim. lakin crimson spell çok farklı bir düzeyde. eski yaoi mantığı ile çiziliyor, zaten eski bir seridir. açıkçası 5-10 bölümü okuyup daha sonrasında öeh hep seks nedir bu diyip bıraktım. okuyanlar bilir olayın merkezinde seks var, olmak zorunda. hikayeyi seks yapmayı zorunlu bırakacak şekilde tasarlamış sensei. bana göre berbat bir mantık. ama bir ara tekrar oturup okumayı planlıyorum. ilk kez yaoi okuyacakları geçtim yaoi manga okumaya başlayalı 6-7 ay doldu diyenlere bile tavsiye etmeyeceğim ağırlıkta bir eser. hard yaoi olması dışında bir de bilim kurgu yanı var ki yaoilerde çok tehlikeli bir konudur. sadece sadık yaoi okuyucuları "yeni bir tarz" diyerekten okur. hayal kırıklıkların hep bu yüzden.