ana karakteri sevmemiştim ama anime boş zamanlarda izlenebilecek bi animeydi, hoştu. gerçi duyduğum kadarıyla mangası çok daha güzelmiş de animeyi mahvetmişler, sanırım konuda o yüzden bu kadar belirsizlik var
bana black lagoon'u andıran hatta yapımcısı aynı mı acaba diye özellikle baktığım anime. oldukça hoşuma gitti
söyleyenin erkek olduğunu öğrendiğimde küçük çaplı bir şok yaşadığım, oldukça güzel opening
görüntüsü ve karakteri dışında sesi de özellikle hoşuma giden karakter. seiyuu'suna saygılar, sevgiler
müzikleri güzelmiş diye düşündüğüm her animenin soundtrack'inde onun da bestesinin/bestelerinin olduğunu farkettiğim ve bununla beraber oldukça saygı duymaya başladığım müthiş müzisyen
shinichiro watanabe'nin şaheserlerinden biridir. eğlendirir, gülümsetir, ağlatır ve caz müziği sevdirir.
yanlış hatırlamıyorsam ilk bölümün ismini aldığı ve ana karakterlerimizin de beraber çaldıkları moanin' parçası oldukça güzeldir
yanlış hatırlamıyorsam ilk bölümün ismini aldığı ve ana karakterlerimizin de beraber çaldıkları moanin' parçası oldukça güzeldir
tatlı ama pek sevemedim kendisini. çok klasik bi karakter gibi geldi bana, sonraki bölümlerle beraber bu fikrimin değişmesini umuyorum.
görmemle sevmemin bir olduğu karakter. a/0 seviyesinde bi künyelidir, baaya bi güçlüdür. korkunç görünmesine rağmen özünde iyi biridir
romantizm türü, komik ve güzel olan iki günde bitirdiğim anime. baklavayı da övünce gaza geliyor insan
ilk iki bölümünden sonra sıkılıp bi aksiyon olduğunu duyduğum son bölümüne atladığım anime. sen benim sinirler şaşkınlıktan bozul mu, bölüm bittikten sonra yarım saat gül mü.. neyse, sonu dışında benim için pek bi şey ifade etmiyor kendileri
eski şarkılarına hiç bakmadığım, şu anki tarzıyla ise sadece üzgün olduğumda dinlediğim ve depresyona sürüklediğini düşündüğüm ama yine de oldukça güzel şarkıları olan müzik grubu
"artık bunu yarım bırakmayacağım. bir sürü seri birikti zaten"
gözleri ve zincirleri dışında hiçbir bir özelliğini sevmediğim karakter. nedense bi türlü ısınamadım
favori karakterlerimdendir kendisi. fikirlerini, felsefesini çok beğenirim haklı da olduğunu düşünürüm açıkçası
anime olarak da severim ama mangaları genelde daha güzel olur. insanı "bana niye yok böyle şeyler" tarzı düşüncelerle depresyona sokabilecek potansiyeli olan(ya da benim yalnızlık başıma vurmuş) bu güzel eserler genel de müthiş yakışıklı erkek karakterler ve bi o kadar da güzel kızlar barındırırlar. ama severim, bol bol da okurum.
akatsuki'deki en en en nefret ettiğim karakter oluyor kendileri. ıyy manyak psikopat
mükemmel bi oyuncu olduğunu düşündüğüm misha collins'in oynadığı ve çok çok çok çok çok çok çok sevdiğim tatlış karakter ^^
"aaaaaah ah nerde böyle seven adam" diye düşündüren, harry potter'ın taa en başından beri çok sevdiğim karakter (rest in peace)
kana susamış halini oldukça havalı bulduğum, hem sinir bozucu hem de sevilesi karakter
animede en sevdiğim, her geçen bölümde de sevgimin daha da arttığı karakter