edebiyat öğretmenimin @1 de bahsedilen hikayeyi anlatması üzerine okumaya başladığım yazar-şair.
yazılardan pek etkilenmeyen biri olarak annabel lee şiirinde gözlerimi yaşartmıştır. öyküleri şaheserdir. sevmemek çok zordur edgar allan eserlerini.
bu başlığı görünce duygulandım ya ): liseye başladığım sene okumuştum bu mangayı.. x day okuduğum günlerde beni çok etkilemişti. satın almıştım ama elime ulaşması yaklaşık beş ay falan sürmüştü. zor bir bekleyişti. severim.
1853 yılında henry steinway tarafından kurulan piyano üretim şirketi. steinway markası piyano aleminde bir numara olarak kabul edilir.
bu forsunun havasına kapılıp sonunda bir steinway aldım. her şey yarım saat önce oldu. bir an gözüme perde indi sanki ve fiyatı makul geldi ): artık çulsuzum. spor araba alma hayallerim çöp oldu. varımı yoğumu bu piyanoya verdim. umarım bir numara oluşunun keyfini yeterince sürerim ):
yaktın beni henry ): kemiklerin sızlasın..
bu forsunun havasına kapılıp sonunda bir steinway aldım. her şey yarım saat önce oldu. bir an gözüme perde indi sanki ve fiyatı makul geldi ): artık çulsuzum. spor araba alma hayallerim çöp oldu. varımı yoğumu bu piyanoya verdim. umarım bir numara oluşunun keyfini yeterince sürerim ):
yaktın beni henry ): kemiklerin sızlasın..
nereden tanıyordum bilmiyorum ama küçükken jack frosta aşıktım. orta okula kadar da kalbimin derinliklerinde hep aşık kaldım. hatta hala aşık bile olabilirim^^ filmdeki paskalya tavşanına da baya hayran kaldığımı hatırlıyorum. kafalarda canlanan minnoş tavşan imajından çok uzak. mahallenin agresif, serseri abisi havalarında (: güzel bir yapım.
0lerin sonunda kazuo koike ve goseki kojima ürünü harika bir seinen. başlığının olmayışı üzücü. eski mangaları okuyan pek yok galiba ):
hikayesi şöyle ki; ogami ittoo adında shogun celladı, dootanuki kılıcı kullanan bir abimiz var.
yagyuu klanında shoguna cellat ve kogi kaishakunin olarak hizmet veriyor. ama bir gün haksız suçlamalarla klandan atılıyor. kaishakunin olan ogami bir kaç aşağılamaya da maruz kalıyor(samurayı aşağılarsan sonunun ne olacağı malum) ve ogami küçük oğluyla birlikte yagyuu klanından intikam alma yoluna baş koyuyor.
tabi bu çok kaba bir özet oldu. oldukça heyecanlı ve akıcı bir manga.
mutlaka okunması gereken bir manga. okuyanlar okumayanlara cebren ve hile ile okutsun (:
not: yagyū retsudō(esas karakterlerden biri) ve ogami ittoo arasında ki son dövüş sahnesi 170 küsür sayfayla çizgi roman tarihinin en uzun dövüş sahnesiydi. hala öyle mi bilmiyorum. bilen biri yanlış varsa düzeltiversin.
hikayesi şöyle ki; ogami ittoo adında shogun celladı, dootanuki kılıcı kullanan bir abimiz var.
yagyuu klanında shoguna cellat ve kogi kaishakunin olarak hizmet veriyor. ama bir gün haksız suçlamalarla klandan atılıyor. kaishakunin olan ogami bir kaç aşağılamaya da maruz kalıyor(samurayı aşağılarsan sonunun ne olacağı malum) ve ogami küçük oğluyla birlikte yagyuu klanından intikam alma yoluna baş koyuyor.
tabi bu çok kaba bir özet oldu. oldukça heyecanlı ve akıcı bir manga.
mutlaka okunması gereken bir manga. okuyanlar okumayanlara cebren ve hile ile okutsun (:
not: yagyū retsudō(esas karakterlerden biri) ve ogami ittoo arasında ki son dövüş sahnesi 170 küsür sayfayla çizgi roman tarihinin en uzun dövüş sahnesiydi. hala öyle mi bilmiyorum. bilen biri yanlış varsa düzeltiversin.
1995-2002 yılları arasında yayınlanan, nobuyuki anzai tarafından yazılan shonen manga.
97-98 yılları arasında yayınlanan 42 bölümlük animesi var.
2001 ve 2004 yılında oyunları da yapıldı.
rekka hanabishi isimli ninja olmayı kafaya koymuş bir gencin hikayesini anlatıyor. rekka bir ninja olarak, sadakatini adayabileceği birini bulmak için sürekli kavga eder. sonunda yanagi sakoshita isimli, iyileştirme yeteneği olan bir kıza ninja olarak hizmet etmeye başlar.
kısa süre sonra rekka alevleri kontrol etme yeteneği olduğunu keşfeder. aslında yüzyıllar önce oda nobunaga tarafından yok edilen hokage klanının altıncı nesil liderinin oğlu olduğunu öğrenir.
ölümsüzlüğe kafayı takmış biri ola kooran mori'nin yanagiyi kaçırması ile olaylar devam eder.
97-98 yılları arasında yayınlanan 42 bölümlük animesi var.
2001 ve 2004 yılında oyunları da yapıldı.
rekka hanabishi isimli ninja olmayı kafaya koymuş bir gencin hikayesini anlatıyor. rekka bir ninja olarak, sadakatini adayabileceği birini bulmak için sürekli kavga eder. sonunda yanagi sakoshita isimli, iyileştirme yeteneği olan bir kıza ninja olarak hizmet etmeye başlar.
kısa süre sonra rekka alevleri kontrol etme yeteneği olduğunu keşfeder. aslında yüzyıllar önce oda nobunaga tarafından yok edilen hokage klanının altıncı nesil liderinin oğlu olduğunu öğrenir.
ölümsüzlüğe kafayı takmış biri ola kooran mori'nin yanagiyi kaçırması ile olaylar devam eder.
seiichirō kitano aslında çok yumuşak kalpli, hassas, oldukça şanssız, kabiliyetsiz bir lise öğrencisi. melek gibi bir insan olmasına rağmen şeytana benzer bir yüzü var. (bkz: takasu ryuuji) (😻 seviyorum böyle karakterleri)
tahmin edilebileceği gibi fiziksel özellikleri yüzünden başına bir sürü talihsizlik gelir. istemediği durumların içine düşer. ilerleyen bölümlerde güzel ve iyi dövüşen bir kızla sevgili olur.
mutlaka ama mutlaka okunması gereken, acayip eğlenceli bir seridir
tahmin edilebileceği gibi fiziksel özellikleri yüzünden başına bir sürü talihsizlik gelir. istemediği durumların içine düşer. ilerleyen bölümlerde güzel ve iyi dövüşen bir kızla sevgili olur.
mutlaka ama mutlaka okunması gereken, acayip eğlenceli bir seridir
miyu, shinma(şeytan tanrı)ları karanlığa geri göndermeye ant içmiş, 13-15 yaşlarında, güzel, alımlı bir vampir ve koruyucudur.
batılı bir shinma olan larva, kanını içmek ve öldürmek için miyu'nun karşısına çıktığında miyu bir anlık hatasından faydalanır ve larva'nın kanını içer. larva önceleri isteksizce miyunun yanında müttefik olarak yer alır. ama bu vampirsel kan paylaşım şeyleri şaaapınca larva miyunun kalbindeki hırsı, hüznü hisseder ve gerçekten müttefiki olur. şeytanları karanlığa gönderme işine birlikte devam ederler.
batılı bir shinma olan larva, kanını içmek ve öldürmek için miyu'nun karşısına çıktığında miyu bir anlık hatasından faydalanır ve larva'nın kanını içer. larva önceleri isteksizce miyunun yanında müttefik olarak yer alır. ama bu vampirsel kan paylaşım şeyleri şaaapınca larva miyunun kalbindeki hırsı, hüznü hisseder ve gerçekten müttefiki olur. şeytanları karanlığa gönderme işine birlikte devam ederler.
golgo 13, duke togo takma adıyla bilinen efsanevi keskin nişancı, suikastlerin bir numaralı ismi, kiralık katil. altında lancia delta arabası, elinde m16 silahıyla tozu dumana katan abimizin başrolde olduğu 1968 yılından beri devam eden manga serisi
great teacher onizuka',dan hepimizin gönlündeki senseisi onizukanın ve ryuujinin gençliklerinin anlatıldığı manga. 5 bölümlük anime ve shonan junai gumi bad company adında altıncı bir bölüm yayınlandı. animesi pek bir cacık değil tabi ki -_- bad company adıyla yayınlanan bölüm onizuka ve ryuuji'nin nasıl tanıştıklarını ve onibaku efsanesinin doğuşunu anlatıyor.
shonan junai gumi sonrası, fujisawa sensei, gto üzerinde çalışırken yazdığı iki bölümlük manga. onizuka ve ryuujinin tanışmaları ve motorlarını alışları anlatılıyor. sadece iki kısım olsa da bolca güldürür :)
öpönemli not: shonan junai gumi okumadan "onizuka sensei~~♥_♥ keşke benim öğretmenim olsa" diyenlere kırgınım..
öpönemli not: shonan junai gumi okumadan "onizuka sensei~~♥_♥ keşke benim öğretmenim olsa" diyenlere kırgınım..
king soyadı gibi kraldır gerilim denince (tabi bir de grange var bence). kitap okumaya aşık olmamı sağlayan abimizdir. eserlerinin tamamı hayranlık uyandırır insanda. bu adamdaki beyinse benimki sıcak çikolata diye düşündüğüm nice zamanlar olmuştur.
klasiklerin okunması için diretilen eğitim sistemimiz malum. insan istemsizce okuma eyleminden soğuyor. tam öyle anlarda açıp bir king kitabı okumak gibisi yoktur. benim hayatımı kurtarmıştır.
king is the king diye kelime oyununu bırakıp kaçayım.. (:
klasiklerin okunması için diretilen eğitim sistemimiz malum. insan istemsizce okuma eyleminden soğuyor. tam öyle anlarda açıp bir king kitabı okumak gibisi yoktur. benim hayatımı kurtarmıştır.
king is the king diye kelime oyununu bırakıp kaçayım.. (:
bu espriyi milyon kişi yapmıştır muhtemelen ama ben de yapmazsam çatlarım. ryukon ryukoff :)
özür dilerim (:
özür dilerim (:
jean christophe grange 1961 doğumlu fransız yazar. gerilim, polisiye türünün mihenk taşlarından biri.
birileri kitap tavsiyesi istediğinde ilk verdiğim isimlerin başında gelir. kurtlar imparatorluğu, siyah kan, ölü ruhlar ormanı sanırım en bilinen ve sevilen eserleri. grange ile tanışmak isteyenlere tavsiyem ölü ruhlar ormanı ile başlamanız. müthiş kitaptır.
not : kurtlar imparatorluğu nun sinema uyarlaması yapıldı. kitaptan beyazperdeye aktarılan eserler arasında en beğendiğim filmlerden biri diyebilirim. kadrosu da sağlamdır.
birileri kitap tavsiyesi istediğinde ilk verdiğim isimlerin başında gelir. kurtlar imparatorluğu, siyah kan, ölü ruhlar ormanı sanırım en bilinen ve sevilen eserleri. grange ile tanışmak isteyenlere tavsiyem ölü ruhlar ormanı ile başlamanız. müthiş kitaptır.
not : kurtlar imparatorluğu nun sinema uyarlaması yapıldı. kitaptan beyazperdeye aktarılan eserler arasında en beğendiğim filmlerden biri diyebilirim. kadrosu da sağlamdır.
çığlık çığlığa notice me senpai diye dalgasını geçebileceğim şöyle ömre bedel selvi boylu bir senpai olsa keşke.. tsundereliği bırakıp yandere bile olabilirim o kadar söyleyeyim (:
bugün nihayet indirip dışarı çıkacaktım ki ana haberde bu oyunu oynayan tipleri gösterdi, fikirlerini sordular falan.. tövbeler tövbesi deyip telefonu kenara bıraktım. mangamı okumaya geri döndüm.
akıllı telefonu olan her vatandaş yüklemiş "zuhahahhha oyun çok iyi yeeaağğğ" diye dolanıyor ortalıkta. pokémon un bir adını duymuş halbuki şimdiye kadar. selfie furyasının ilk patlak verdiği dönem gibi.. herkes ağzı bir karış açık, göz telefonda fink atıyor sokaklarda (:
akıllı telefonu olan her vatandaş yüklemiş "zuhahahhha oyun çok iyi yeeaağğğ" diye dolanıyor ortalıkta. pokémon un bir adını duymuş halbuki şimdiye kadar. selfie furyasının ilk patlak verdiği dönem gibi.. herkes ağzı bir karış açık, göz telefonda fink atıyor sokaklarda (:
michael kohlmeier in yazdığı yunan mitolojik öykülerinin anlatıldığı kitap. okuması müthiş keyiflidir. yanımdan neredeyse hiç ayırmam
türkçe karşılığını düşündüm ama bulamadım bir türlü ): bizim dilin terminolojisi geniştir ama ben mi bilmiyorum??