person of interest

2011-2016 yılları arasında 5 sezon ve 103 bölüm olarak yayınlanan ve amerikan yapımı olan, konusu itibariyle de güzel ve değişik bir polisiye dizidir. İlk birkaç bölüm, serideki karakterleri tanıtmak ve sistemin nasıl işlediğini anlatmak amacında olduğu için bazı izleyicilere biraz sıkıcı gibi gelebilir. Ancak ilerleyen bölümlerde sabrettiğinize değecek bir dizidir. Hele 3. bölümünün son sahnesi var ki anlatılmaz, yaşanır... O sahne İzlediğim dizi ve filmlerdeki favori sahnelerimden birisidir. Özetle izleyin, izlettirin. Kesinlikle pişman olmazsınız.

Konusu; Harold Fitch ve iş arkadaşı Natham Ingram, yapay zekayla çalışan bir makine icat etmişlerdir. Bu makine dünyadaki bütün kameraları takip ederek, olası organize suçları ve terör saldırılarını önceden haber vererek, ülke ve halk güvenliğini sağlamaktadır.

Makine, olası saldırıları ilgili ve ilgisiz olarak ikiye ayırmıştır. hükümeti etkileyecek saldırılar ilgili, sivil halkı etkileyecek saldırılar ise ilgisiz olarak belirlenmiştir. Ancak makine birçok saldırı tespit etmiştir ve bunlardan sadece çok az bir kısmı hükümeti ilgilendiren meselelerdir. Çoğunluksa sivil halkı ilgilendiren meselelerden oluşmaktadır ve makine bunları görmezden gelmektedir.

Harold Fitch, bu meseleleri görmezden gelmeye dayanamaz ve kimseden habersiz sisteme bir arka kapı açar. Böylece sivillere karşı olan olası tehlikeleri öğrenen Harold, bu olaylara erkenden müdahale ederek önlemesi için, eski CIA ajani John Reese'i işe alıp durumu anlatmasıyla macera başlar.


otakuturk.net/foto

bilimkurgu ve polisiye türünden sayılabilecek şükela yabancı (obvious.) dizi, her yerdeki kameralara bağlanabilen ve her durumu analiz edebilen, böylece başı dertte olabilecek bir kişiyi tespit edip sosyal günvenlik nosunu veren bir süperbilgisayar, yaratıcısı harold ve ortağı bay reese'in maceralarını konu alır.

takım elbiseli karizmatik süper dövüşen mr.reese ve ortağı software dahisi * harold beraber haroldun icat ettiği ''machine'' ile daha doğrusu onun gönderdiği şifreli bir takım sayılar ile numarası gelen ve başı derde girebilecek insanları kurtarmalarını anlatan güzel dizi. arada çoğu şeye yaptığı vurgular verdiği mesajlar gözden kaçmıyor. toplam dört sezon ama son sezonu berbat ve sonu çok kötü bitti.ama yinede iyidir yani.

(bkz:hardold fitch) gibi bir karaktere sahip dizidir. çok severiz kendisini. tabi bunda kendisini lost'un benjamin'i ile tanıdığımız michael emerson'ın canlandırmasının büyük etkisi olmuştur.
genelde ilk sezondaki tek bölümlük konular sebebiyle bırakan çok olmuştur ama her sezonu ile çıtasını biraz daha yükseltmiştir ki 3. sezon finali ile gelinen nokta izleyenlerin beklentileriniz karşılamıştır. (hayır tabiki sadece 3. sezon finali iyi değil, demek istediğim 3. sezonda bile doğru dürüst ilerledi)
ve tabiki her dizide olduğu gibi mantık hataları, ama bunu şimdi niye böyle yaptı dedirten sahneler de vardır. lakin çok göze batmaz. mr. reese'in istifini hiç bozmadan rus mafyasına ait bir bara dalıp, takım elbisesini bile bozmadan herkesi dağıtıp çıkması için bile izlenir.
öhöm: finch ve mr. reese fangirl'ü olup çıkabilirsiniz sonra ya da fanboyu