yansıma

boyblue
bir subjenin bir obje üzerindeki etkisi, silueti, manifestosu. felsefeden öyle giriş yaptım ama genellikle tanım olarak ışık ve ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak yön değiştirme ya da geri dönmesine verilen bir isim bu. ayrıca yansıma sözcükler de bu tanıma dahil edilebilir çünkü dilbilimde büyük bir yere sahip olan bir olgudur bu.

insanoğlunun basit sesler çıkarmaktan sembolik ve alfabetik olarak dil yapısını oluşturmaya kadar geçirdiği uzun süreçte yansıma denilen olgu çok önemli bir yere sahip. duyduğumuz sesleri taklit etmek belki de iletişimin en basit yolu olsa gerek. Bu yüzden günümüzde hem anadilimiz Türkçe'de hem de birçok yabancı dilde yansıma, yunanca'dan kökenlenen ecnebi tanımıyla ise onomatopoeia; büyük bir öneme sahip. ama özellikle japonca'da yansıma sözcüklerinin yerinin apayrı olduğunu düşünüyorum zira japonların günlük hayatta hayvanların veya eşyaların çıkardığı seslerden kökenlenen kelimelerin yanı sıra hareketleri, duyguları ve hisleri anlatmak için bile kullandığı kelimelerde yansımayı görmek mümkün. bu giriyi yazarken başvurduğum kaynağa göre japonca'daki yansımaları beş temel kategoriye ayırmak mümkün.

Giseigo 擬声語 Hayvanlardan ve insanlardan duyduğumuz sesler.
Giongo 擬音語 Doğadan veya cansız objelerden çıkan sesler.
Gitaigo 擬態語 Durum ve şartları (içinde bulunulan ortamın gergin veya sakin atmosferi vs.) tanımlar.
Giyougo 擬容語 Hareketi tanımlar.
Gijougo 擬情語 Duyguları, hisleri tanımlar.

Kaynak: https://www.tofugu.com/japanese/japanese-onomatopoeia/
1