küçükken sürekli oynadığım strateji oyunudur. ilk ingilizce terimlerimi burda öğrendim ; wood, stone , save vs. hayal gücümü ve düşünce yetimi starcraftla birlikte age of empiresin de çok fazla geliştirdiğini düşünürüm. özellikle müzikleri efsanedir. türkleri seçtiğimde işçilerin yaparım , oduncu , madenci gibi şeyler söylemeleri beni kahkaha krizine sokardı :) :) o yüzden pek seçmezdim türkleri. ahh ah eski günler...
anime tarihinin en tatlı ve beni en çok duygulandıran karakteridir. abisine seita diye seslenişi gerçekten çok tatlıdır. ateşböceklerinin mezarı sırf setsuko için tekrar tekrar izlenmelidir. fakat bunu yapamam , o drama defalarca katlanamam
bir yaşlı çifti ve onların çocuklarıyla olan ilişkisini konu alan , japonyada modernleşmenin yol açtığı kişilik değişimlerini ve kültürel değişimleri eleştiren bir başyapıt
samurai champloo serisi karakterlerinden biridir. belki de serinin en güçlü karakteridir. o kadar güçlüdür ki yıllarca kimseyle düello yapmamıştır çünkü buna değecek bir rakip olduğunu düşünmemiştir. lakabı ''tanrının eli'' dir. mugen ve jin ile dövüşmüştür
samurai champloo daki ana karakterdir. tatlı bir kızdır. tahta göğüslüdür ( nedense belirtmek istedim ). en sevdiğim yanı ise ayçiçeği kokan samurayı aramasıdır. fantastik ve çılgınca
tam olarak samuray denemez ama çok çok yeteneklidir. çok iyi kılıç kullanır. kılıç diyorum çünkü kullandığı silah katana değildir batılı tarzda bir kılıçtır. yetenekli ve çalışkandır
samurai champloo da en sevdiğim karakterdir. gerçek bir samuraydır
spirited away animesinin ana karakteridir. çok sevimli ve zekidir. anne ve babasını kurtarmak ister. ama kendisi onlardan daha zor bir duruma düşer
ne yalan söyleyeyim finalde ağladım. belki de izlediğim en iyi animeydi en çok duygulandığım animeydi böylesi zor gelir bidaha. sonunda ağlamayanlara şaşırıyorum yani taş kalpli olsan ağlarsın ne diyim
aynı zamanda ingilizcede kanser demektir. fairy tail makes me cancer. there is no blood lol
özgür ruhlu olduğu için yapıyor bence :p
gintama izlediğim en güzel animedir kesinlikle abartmıyorum ilk 10-15 bölümü sıkıcı gelebilir ama devam ederseniz kesinlikle pişman olmazsınız tabii biraz bilgiye sahip olmalısınız çünkü çok gönderme yapılıyor ayrıca yeri geldiğinde dram ve yeri geldiğinde çoğu animede olmayan dövüş sahneleri oluyor. gintama nın en güzel özelliklerinden biri de olağanüstü karakterlere sahip olmasıdır bence sadisti mazoşisti madao'su mayonezcisi sapığı devrimcisi vs. her ne kadar böyle olsalar da çok içten karakterler kendileri * espriler mükemmel hiç sıkılmadan izleyebileceğiniz bi seri umarım devam eder...
shiro yasha yani beyaz şeytan. zaten gintama gümüş ruh demek. gintoki nin saçları da gümüş-beyaz renktir. habire burnunu oyar ve jump okur . bazen ichigo ya özenir :9 genelde aptal gibi görünsede gerek dövüşte gerekse ciddi konuşmalarında çok fena karizma olur. bazen söyledikleriyle hayata dair dersler verir bu da gintamanın ve de gintoki nin en büyük özelliklerindendir. olağanüstü bi gücü yoktur ama insani güç olarak en üst seviyededir diyebilirim. en büyük sorunu kıvırcık saçlarıdır
çokça yaşadığım olaydır. lan zaten rüya değil mi yap anasını satayım gibi triplere sokar beni :)
evet bir defasında harem kurmuştum (:
evet bir defasında harem kurmuştum (:
genelde komik ama yavaş ilerleyen bir anime kısa sürede izleyip bitiremedim. final hariç diğer bölümleri çok duygusal değildi bence ama son bölüm de kendimi tutamadım özellikle son sahne kanadeee deyişi ve ondan sonrası... özellikle tk'nın geçmişini çok merak ettim, belki de serideki en sevdiğim karakterdi.
eski west coast efsanelerinin bile bozduğu yeni rap akımında kendini kaybetmeyen nadir rapçilerden. saygı duyduğum ve severek dinlediğim insan. gangsta rap made me do it şarkısını herkesin bi defa da olsa dinlemesini isterim. cidden kaliteli:
shinobu hashimoto'nun harikulade bir filmidir. siyah - beyaz olmasına karşı (renksiz filmleri severim , özellikle japon sineması ) çok çok beğendiğim bi film. tabi herkesin beğeneceğini düşünmüyorum çünkü bu film hakkında yapılan çoğu yorum filmin sıkıcı olduğunu belirtiyor. böyle filmlerde çok heyecan aramayacaksın zaten başlarda biraz ağır ilerlesede sonradan biraz hareketlilik oluyor. izlemenizi isterim
tüm animeler dahil bi kız seç kendine deseler herhalde lucy olurdu o :)
akira kurosawa nın efsane filmidir. ilk izlediğim filmidir. bir köye eşkiyalar saldıracaktır ve köy sakinlerinin eşkiyalara verecek ne princi vardır ne de başka bişeyleri. hatta kızarının saçlarını keserler korkularından ve evde saklarlar. bikaç köylü şehre iner köylerini kurtarmak için çabalarlar ve o sırada bir samurayla karşılaşırlar. fakat samuraya verecek bişeyleri yoktur sadece masrafını karşılayabilirler. iyi niyetli samuray bunu kabul eder ve tek başına yapamayacağından başka samuraylar aramaya başlar. bazı olaylardan sonra dikkatle , adayları deneyerek 5 kişi bulur ve ikna eder. gerçekten güçlü olan bu samuraylar köye çıkmak için yola koyulurlar. fakat arkalarından kendini samuray sanan ve elinde bayağı uzun bir katana tutan bir adam gelir. daha doğrusu onları takip eder. aslında pek de samuray denemez. nasıl tanımlayacağımı bilmiyorum. pek yetenekli denmez biraz utangaç ve saf ama bir o kadar da zeki. neyse ki bunlar köye ulaşırlar ve 7 kişi olmuşlardır artık. sonrasında olaylar gelişir. orijinal ismi shichinin no samurai dır.
aynı isimde bir anime de vardır. galiba konuları da aşağı yukarı aynı.
aynı isimde bir anime de vardır. galiba konuları da aşağı yukarı aynı.
küçükken zevkle ve merakla izlediğim büyük ressam. annem sadece bob ross izeyerek mükemmel resimler çizebiliyordu.