(jap.) kahya. kuroshitsuji var bilirsiniz bu yaz book of circus çıktı filan heh o. shitsuji kahya demek. shitsuji'nin olayı da şey gibi nasıl erkekler maid seviyor kızlar da shitsuji seviyor. ya allah aşkına sebastian michealis nasıl sevilmez? öhöm neyse toparlanayım. shoujo mangalarda görmeye başladık bunu çok iyi oldu. usui* ve mamura-kun* şu an aklıma gelen, shitsuji kıyafeti giymiş karakterler.
(jap.) kahya. kuroshitsuji var bilirsiniz bu yaz book of circus çıktı filan heh o. shitsuji kahya demek. shitsuji'nin olayı da şey gibi nasıl erkekler maid seviyor kızlar da shitsuji seviyor. ya allah aşkına sebastian michealis nasıl sevilmez? öhöm neyse toparlanayım. shoujo mangalarda görmeye başladık bunu çok iyi oldu. usui* ve mamura-kun* şu an aklıma gelen, shitsuji kıyafeti giymiş karakterler.
one piece'te mushi çeşitleri var telsiz telefon mushi, görüntülü konuşma yapan mushi, projeksiyon mushisi filan. salyangoz sanıyordum ama böcek demekmiş
yaoi/shounen ai/yuri/shoujo ai serilerdeki çiftlerde pasif olan. seme'ye göre biraz daha feminen, daha güçsüz veya daha sevimli filan oluyorlarmış*
fangirl yuvası. her serinin fanartı kolaylıkla bulunur, popüler serilerin yeni bölümlerinin fotoğrafları sayı japonyada çıktığı gün buraya düşer, sonra gelsin rawlar gitsin çeviriler
orijinal adı hanazakari no kimitachi e olan manga/mangadan uyarlanmış dorama. hayran olduğu yüksek atlamacı çocuk için amerikadan gelip erkek lisesine kaydolan ashiya mizuki isimli kızın maceraları, olması gerekiyor normalde ama yurtların rekabeti, yan karakterler filan götürüyor olayı. mangası ayrı güzel ama dorama özet geçmiş daha iyi olmuş bence. ayrıca dorama deyince normal pembe dizi filan beklemeyin, anime ruhlu bi dorama.
nakatsu favorim. nasıl anlatabilirim bilemiyorum o yüzden azıcık izleyin/okuyun.
ottalar sanırım hana kimi manga için yapılmış bir kısaltma, dorama için uzun uzun hanazakari no kimitachi e yazmak gerekiyor. ayrıca söz ettiğim dorama 2007 yapımı olan, 2011 yapımı olan bir yeniden-çekim. şöyle açıklayayım.
manganın orijinal adı: hanazakari no kimitachi e
manganın kısa adı: hana kimi
2007 yapımı dorama: hanazakari no kimitachi e: ikemen paradise 2007ki ben bunu tavsiye ediyorum
2011 yapımı olan dorama bir remake: hanazakari no kimitachi e 2011
2012 yapımı olansa bir kdrama: hana kimi/ to the beautiful you 2012
kafası karışanlar için özet: 2007 yapımı olmasına dikkat edin yeter.
nakatsu favorim. nasıl anlatabilirim bilemiyorum o yüzden azıcık izleyin/okuyun.
ottalar sanırım hana kimi manga için yapılmış bir kısaltma, dorama için uzun uzun hanazakari no kimitachi e yazmak gerekiyor. ayrıca söz ettiğim dorama 2007 yapımı olan, 2011 yapımı olan bir yeniden-çekim. şöyle açıklayayım.
manganın orijinal adı: hanazakari no kimitachi e
manganın kısa adı: hana kimi
2007 yapımı dorama: hanazakari no kimitachi e: ikemen paradise 2007ki ben bunu tavsiye ediyorum
2011 yapımı olan dorama bir remake: hanazakari no kimitachi e 2011
2012 yapımı olansa bir kdrama: hana kimi/ to the beautiful you 2012
kafası karışanlar için özet: 2007 yapımı olmasına dikkat edin yeter.
daha çok ergen kızlara yönelik "yakışıklıyı kendine aşık etme" temalı oyunlar. bu oyunlara bağımlı kişiler de otaku sayılır. ouran high school host club'taki renge kanlı canlı bir örnek mesela. yakışıklılar "harem"inden bi tanesini seçip oynamaya başlıyorsunuz sonra renge gibi aşık oluyorsunuz filan.
alt başlıkları var, visual novel'da size verilen seçeneklerden istediğinizi tercih ediyorsunuz ve tercih ede ede oynuyorsunuz sonuca ulaşıyorsunuz filan. renge'nin oynadığı buydu.
simulation olanlarda mini oyunlar filan oynayarak puan kazanabiliyorsunuz. bu puanlarla da hedefinizin kalbini kazanıyorsunuz.
bunlarda genelde karakteriniz sadece kritik noktalarda sesli konuşuyor, oyunun genel akışında sizinle yazıyla iletişim kuruyor ama full voice olunca sizinle sürekli konuşuyor, bunun için ünlü seiyuu'lar kullanılıyor filan. çok önemli şeyler değil de ne bileyim belki karşınıza çıkar lazım olur, konuyu bilince esprileri filan anlarsınız.
alt başlıkları var, visual novel'da size verilen seçeneklerden istediğinizi tercih ediyorsunuz ve tercih ede ede oynuyorsunuz sonuca ulaşıyorsunuz filan. renge'nin oynadığı buydu.
simulation olanlarda mini oyunlar filan oynayarak puan kazanabiliyorsunuz. bu puanlarla da hedefinizin kalbini kazanıyorsunuz.
bunlarda genelde karakteriniz sadece kritik noktalarda sesli konuşuyor, oyunun genel akışında sizinle yazıyla iletişim kuruyor ama full voice olunca sizinle sürekli konuşuyor, bunun için ünlü seiyuu'lar kullanılıyor filan. çok önemli şeyler değil de ne bileyim belki karşınıza çıkar lazım olur, konuyu bilince esprileri filan anlarsınız.
[gbkz]hirunaka no ryuusei[/gbkz] ve tsubaki chou lonely planet'in mangakası. morishita suu, momoko kouda gibi diğer mangakalarla kankadır, arada serilerini cross over filan yaparlar. mesela hirunaka no ryuusei ile heroine shikkaku'nun cross overları hirunaka shikkaku ve heroine no ryuusei, yine hirunaka no ryuusei ile bu sefer hibi chouchou'nun cross overları hirunaka no chouchou ve hibi ryuusei vardı. isim konusunda bu kadar düz olmaları üzücü olsa da cross over güzel şeydir.
genelde fransız stili maid gibi siyah beyaz giyiniyorlar ama videoda birazcık daha farklı gibi. garson kızlar hizmetçi gibi davranıyor, iraşaimasen gojucin-sama*/ocou-sama* diyorlar müşteri ilk girdiğinde. akihabara'da bolca bulunmaktaymış.
ayrıntılı bilgi için kaichou wa maid sama
ayrıntılı bilgi için kaichou wa maid sama
seo'nun münasibi, sevimli bir bey. seo'nun yüzüne karşı "ben lorelei'yı seviyorum" diye bağırışı seo'da ve bende sinsi bi gülümseme sebebidir
anime seven bütün yaşıtlarımın oynadığı ve baya sardırdığı oyun, sanırım sözlükte pek oynayanı yok. oyuncularına kmlerce yolu keyif ve heyecanla yürütür efendim hepimiz kilo vericez bol bol
animesinin de mangasının da çizimleri iğrenç olan seri. sadece mangada sonlara doğru kızımız birazcık güzelleşiyor gibi. açıkçası bu kadar kötü çizimlerle kendini nasıl bu kadar sevdiriyor hala bilemiyorum. sanırım hikayesi çok iyi. zira doumyouji hala tam anlamıyla çözemediğim bir karakterdir. evet evet hikayesi ve karakterleri iyiydi bence çünkü yaptıkları tüm saçmalıklara rağmen hana yori dango, benim için, shoujoların en edebisi, en klasiğidir. bi duruşu vardır, ne bileyim, farklı. ama çizimleri cidden kötü. çizimlere sabrınız varsa okunabilecek en iyi shoujolardan biridir.
dizisi de jun matsumoto için izlenir bence.
dizisi de jun matsumoto için izlenir bence.
japonca sen demek ama daha resmi bir hali. üst birine ya da yeni tanıştığın birine söyleniyormuş genelde.
japonca'da sen anlamına gelen diğer kelimeler:
japonca'da sen anlamına gelen diğer kelimeler:
japonca sen demek. genelde kadınlar, çocuklar veya astınız için kullanılmaktaymış.
japonca sen demek ama daha çok arkadaşlar arasında kullanılıyor. bazen karşı tarafa kızan birinin "omaee" diye bağırdığını görürüz bu da omai imiş ve bu durumda aşağılamak için deniyor, karşı taraf da "bana omai diyemezsin" diyor kavga ediyorlar filan. "teme" dediklerini de duyabiliyoruz benzer şekilde kızarken.
japonca'da sen anlamına gelen diğer kelimeler:
japonca'da sen anlamına gelen diğer kelimeler:
shiharu diye bir kızımız var, kendisi yetimhanede kalan bir lise öğrencisi ve part time iş olarak da kreşte bakıcılık yapıyor, yetimhanede de kendinden küçüklere baktığından bu işe alışık. kreşteki iki yaşında ikiz bebeklerin velisi geldiğinde shiharu'nun ikizlerle iyi anlaştığını görüyor ve shiharu'nun ellerini tutup "seni eve götürebilir miyim?" diyor. herkes şokta tabi. sonra anlıyoruz ki kastettiği şey ikizlere kreş dışında evde de bakması.
iki haftada bir çıkan bir shoujo manga ve hala devam ediyor, en son 65. bölümü çıktı, şimdiye kadarki bölümleri çok tatlıydı. sırf ikizlerin sevimliliği için bile okunur ama seiji ve shiharu için de okunur.
düşünüyorum da aslında bu seri faster than a kiss gibi biraz. ortada çocuklar olduğu için tatlı bir aile havası var mangada. kendisi tavsiye listemde. birazdan da yeni bölümünü okuyacağım zaten.
iki haftada bir çıkan bir shoujo manga ve hala devam ediyor, en son 65. bölümü çıktı, şimdiye kadarki bölümleri çok tatlıydı. sırf ikizlerin sevimliliği için bile okunur ama seiji ve shiharu için de okunur.
düşünüyorum da aslında bu seri faster than a kiss gibi biraz. ortada çocuklar olduğu için tatlı bir aile havası var mangada. kendisi tavsiye listemde. birazdan da yeni bölümünü okuyacağım zaten.
masamune asuka diye bir adamımız var, lise ikide ve okulun en "erkeksi", en sert, en karizmatik erkeği. kendoda rakipsiz, karate ve judoda da inanılmaz filan. bi dakika, gülmekten kendimi alabildiğim an yazmaya devam edicem, bi dakika. ama asuka kişimiz bir "otomen" yani erkeksi görünümünün altında kız kalbi taşıyan biri. süper yemek yapar, pasta ve tatlı yemeyi sever, kendine peluş oyuncaklar diker ve shoujo manga okur, romantik sahnelerde iç geçirir. ahahahaha bi dakika bekleyin daha yazıcam. sevimli şeyler görünce gözleri parlıyor utanınca kızarıyor filan çok komik. ama tüm bu hobilerini sır olarak saklıyor, kimse bilmemeli, herkes onu maço ve erkeksi biri olarak görmeli diye düşünüyor. tamam şimdi diğer karakterlere geliyorum.
miyakozuka ryo diye bir kızımız var, okula yeni gelmiş bi öğrenci, asuka'nın sınıfında. çok sevimli ve güzel ama aslında o da gizli bir şekilde dövüş sanatlarına ve "erkeksi" şeylere meraklı. asuka onu bir bully olayından kurtarıyor ve ona aşık oluyor.
bi de tachibana juta'mız var onun da kendince bir sırrı var ama söylemeyelim spoiler olmasın. o da womanizer dediğimiz bi tip, dünyadaki tüm kızları sever, hatta kendince haremi gibi bişey de var. asuka ile ryo'nun arasını yapmaya çalışıyor filan.
hikaye çok akıcı değil, yeni bölümde ne olacak diye heyecanla beklemiyorsunuz, ryo'yu da pek sevemedim ama otomen fikri beni çok etkiledi. çok farklı bir olay. bir erkek karakterin shoujo manga okuduğunu görmek çok hoşuma gitti mesela. bi de süper yemekler yapabilen erkek olayı var, o konuda fikirlerim belli zaten. ama bi sanji, bi usui takumi gibi etkili olamıyor çünkü sonraki sahnede kalpli bişeyler dikerken görebiliyorsunuz asuka'yı. garip.
miyakozuka ryo diye bir kızımız var, okula yeni gelmiş bi öğrenci, asuka'nın sınıfında. çok sevimli ve güzel ama aslında o da gizli bir şekilde dövüş sanatlarına ve "erkeksi" şeylere meraklı. asuka onu bir bully olayından kurtarıyor ve ona aşık oluyor.
bi de tachibana juta'mız var onun da kendince bir sırrı var ama söylemeyelim spoiler olmasın. o da womanizer dediğimiz bi tip, dünyadaki tüm kızları sever, hatta kendince haremi gibi bişey de var. asuka ile ryo'nun arasını yapmaya çalışıyor filan.
hikaye çok akıcı değil, yeni bölümde ne olacak diye heyecanla beklemiyorsunuz, ryo'yu da pek sevemedim ama otomen fikri beni çok etkiledi. çok farklı bir olay. bir erkek karakterin shoujo manga okuduğunu görmek çok hoşuma gitti mesela. bi de süper yemekler yapabilen erkek olayı var, o konuda fikirlerim belli zaten. ama bi sanji, bi usui takumi gibi etkili olamıyor çünkü sonraki sahnede kalpli bişeyler dikerken görebiliyorsunuz asuka'yı. garip.
wakamura sachie diye bir kız var, annesiyle yaşıyor filan. annesi ölünce yaşlı bir adam yanına geliyor, "ben senin dedenim" diyor, kız da inanıp bu adamın evine gidiyor. neyse ki cidden dedesiymiş adam. işte dedesinin evine gidiyorlar kız bir bakıyor dedesi olacak adam, yani asagi raizo, bir yakuza klanının başıymış! evde onlarca adam, hepsi yakuza. sonra dedesi o onca adamın arasından, yaşı sachie'ye yakın diye igarashi rakuto'yu kızı koruyup kollaması için görevlendiriyor. rakuto da kızla aynı okulda, okul başkanı, çok popüler bir tip. olaylar gelişiyor.
yakuzalar hakkında birçok şey öğrendim bu seri sayesinde, ayrıca yakuzaların kıza tavırları çok hoş. zaten 57 bölüm bir şey, vakit geçsin diye okunabilecek bir shoujo.
yakuzalar hakkında birçok şey öğrendim bu seri sayesinde, ayrıca yakuzaların kıza tavırları çok hoş. zaten 57 bölüm bir şey, vakit geçsin diye okunabilecek bir shoujo.
japonca'nın latin alfabesiyle yazılmış hali. hepburn romanization, kunrei-shiki romaji ve nihon-shiki romaji olmak üzere üç çeşidi varmış ama farkları neler bilmiyorum. genelde hepburn sistemi kullanılıyormuş, zaten vikipedi'de manganın adının japonca yazılışının yanında romaji yazılışı kimi zaman hepburn diye yazılır.
mesela: slam dunk (japanese: スラムダンク hepburn: suramu danku) gibi.
ayrıca romaji kelimesindeki ilk o şapkalı, yani uzun okunan bir o.
mesela: slam dunk (japanese: スラムダンク hepburn: suramu danku) gibi.
ayrıca romaji kelimesindeki ilk o şapkalı, yani uzun okunan bir o.
lise ikiye giden takamura uru kısa boyu yüzünden bir ilkokul öğrencisi sanılsa da aslında herkülün kız versiyonu gibi güçlü bir kızdır ve annesinin yeniden evlenmesi üzerine tek başına yaşamaya başlar. bir gün üçüncü caddedeki kafenin kapı kolunu yanlışlıkla kırar, sonra burada çalışmaya karar verir. kafenin iki çalışanı de çok yakışıklıdır ve aslında müşteriler bu yüzden gelmektedir. shindou; sert bakışları ve ilgisiz tavırlarına rağmen aslında çok iyi kalpli biridir ve kafedeki pastaları yapar. nishikawa ichirou ise acıktığında olduğu yerde uyuyakalan ve ağzına tıkılan yiyeceklerle uyandırılan, zeki ve garip biridir. uru kafede çalışmaya başlar ve olaylar gelişir.
neden okumalıyız?
öncelikle sevimli mi sevimli uru için
uru'nun chibi halleri ve yüz ifadeleri için
diğer karakterlerin, özellikle minik çocukların tatlılıkları için.
hikaye baştan güzel giderken sonra baymaya başlıyor, sıkılınca bırakırsınız ama ben çok eğlenmiştim. güzel bir manga, keşke animesi de olsaydı.
neden okumalıyız?
öncelikle sevimli mi sevimli uru için
uru'nun chibi halleri ve yüz ifadeleri için
diğer karakterlerin, özellikle minik çocukların tatlılıkları için.
hikaye baştan güzel giderken sonra baymaya başlıyor, sıkılınca bırakırsınız ama ben çok eğlenmiştim. güzel bir manga, keşke animesi de olsaydı.
ilk olarak otome oyunu olarak piyasaya sürülmüş ama sonra ilgi görünce animesi de yapılmış bi seri. 12 burcu temsilen 12 erkek var, bi tane de kızımız var kendi çapında takılıyor işte. öyle aman aman bi seri değil bence, zaten devammlılığı da yok. iki bölüm bir kişiyi anlatıyor sonra iki bölümde başka birini anlatıyor filan öyle gidiyor. nedense turkanime'de çok izlenen shoujolar arasında vardı ben de orada rastladım zaten.
her bölüm 11 dakika sürüyor bu arada. sanırım karakterler için izlenecek bir seri. zaten otome'den uyarlama olduğundan hikaye değil de karakter odaklı olması çok doğal.
her bölüm 11 dakika sürüyor bu arada. sanırım karakterler için izlenecek bir seri. zaten otome'den uyarlama olduğundan hikaye değil de karakter odaklı olması çok doğal.