melih gökçek'in tek ve gerçek aşkı
bir zamanlar altın madeni değerinde olan uygulama
iyidir. emin olun olsaydı; lisede internet kafelere kaçan ecdadımızın sivilceli torunları masa 4'ü yarım saat uzattıracak parayı bulamazken buralara gitmek için anasını babasını keserdi, cami önlerinde ahlak bekçiliği yapıp kızlara salya akıtarak bakan dükkan sahipleri elde avuçta ne varsa satardı, modern türkiye ramboları apaçi kardeşlerimiz doğanını-piç kasa bmwlerini kelepir fiyata satıp bu kızlara parayı yedirir başka müşterilere gitmelerine izin vermez idi. ki zaten maidin yanında çinçin gecekondu evleri gibi kalan pavyonlar halihazırda mevcut ülkede. bu bile fazla gerçi de, zorlamayalım işte. bilen bilir akihabara'daki maid cafelere binlerce yen dökmüş adamım, masayı eksiksiz bırakmadım hiç. ulan o kadar para döktüm oralara ehh konsepti bilince de eğlendik tabii. ama türkiye'de iş böyle yürümez aga, bizim elemanlar duracağı yeri bilmiyor. sen burada en elit yere tükkan aç, elit herif bile parasıyla değil mi lan der yani. erkeğiz olm biliyoz hemcinsimizi. ayrıca birçok maid cafe'de içki dağıtımı olur. lan türkler içince ne yaptıkları malum, bilmiyormuş gibi konuşmayın şimdi. bi' de fiyat mevzusu var. benim ginzo'da bile yediğim yemek ortalama 50-60 liraya denk geliyordu. geçen bi suşi muşi bi şey söyliyim canım çekti dedim, aradım alsancak'taki bi dükkanı herif bana 100 gramlık şeyi 100 tlden getiririm dedi. oldu paşam servis elemanına söyle mavi donunu da getirsin. maidlerin ücretler malum çok pahalı, lan onu bi de türkiye'ye getir... önünde böyle aç köpek gibi bekleriz artık. kibar feyzo'daki gibi içerden çıkana ne var la içerde diye sorarız.
getirmeyin olm lan, uzaktayken daha iyi. yolda böyle utangaç utangaç beni içeri çağırmaları falan. lan sabah sabah yadıma düşürdünüz kızları. tadı damağımda.
getirmeyin olm lan, uzaktayken daha iyi. yolda böyle utangaç utangaç beni içeri çağırmaları falan. lan sabah sabah yadıma düşürdünüz kızları. tadı damağımda.
her okuduğumda özellikle son kıtasında aklıma ateşböceklerinin mezarı gelir. ayrıca :
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar doğar güneş doğarken
ve güneş doğarken çöp kamyonları
ölüleri toplar kaldırımlardan
işsiz ölüleri aç ölüleri
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken köylü aile
erkek kadın eşek ve karasaban
sabana koşulut eşekle kadın
toprağı sürerler toprak bir avuç
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken ölür bir çocuk
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
on iki yaşında ve numaralı
ve ne boğmacadan ne menenjitten
ölür bin dokuzyüz elli sekiz de
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
dokuzyüz kırkbeş te doğduğu için
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken tombul bir adam
yatağından çıkar dalgın giyinir
'bugün kimi kime gammazlamalı,
amirin gözüne nasıl girmeli'
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken zenci şoförü
ağaca asarlar yol kıyısında
gazyağına bulayarak yakarlar
sonra kimi kahve içmeye gider
kimi saç tıraşı olur berberde
kimi dükkanını açar erkenden
kimi genç kızını öper alnından
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken mahpus kadını
kolları masaya bağlı sırtüstü
çıplak memeleri al kan içinde
sorguya çekilir bir bodrumda
sorguya çekenler cigara içer
biri yirmisinde altmışlık biri
gömlekleri terli kollar sıvalı
ve kum torbaları elektrodlar
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneşdoğarken gülyaprağına
uçak alanından sessiz pilotlar
'h' bombası yükler tepkililere
ve güneş doğarken güneş doğarken
otomatik silahlarla biçilir üniversitelilerle işçiler
akasya ağaçları bulvarın
pencereler balkondaki saksılar
ve güneş doğarken devlet adamı
konağına döner bir ziyafetten
ve güneş doğarken kuşlar ötüşür
ve güneş doğarken güneş doğarken
genç bir ana bebesini emzirir
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken ben bir geceyi
bir uzun geceyi gene uykusuz
ağrılar içinde geçirmişimdir
düşünmüşümdür hasretliği ölümü
seni memleketi düşünmüşümdür
seni memleketi dünyamızı.
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken hiç umut yokmu
umut umut umut... umut insanda. -umut
en sevdiğim nazım hikmet şiiridir.
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar doğar güneş doğarken
ve güneş doğarken çöp kamyonları
ölüleri toplar kaldırımlardan
işsiz ölüleri aç ölüleri
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken köylü aile
erkek kadın eşek ve karasaban
sabana koşulut eşekle kadın
toprağı sürerler toprak bir avuç
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken ölür bir çocuk
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
on iki yaşında ve numaralı
ve ne boğmacadan ne menenjitten
ölür bin dokuzyüz elli sekiz de
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
dokuzyüz kırkbeş te doğduğu için
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken tombul bir adam
yatağından çıkar dalgın giyinir
'bugün kimi kime gammazlamalı,
amirin gözüne nasıl girmeli'
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken zenci şoförü
ağaca asarlar yol kıyısında
gazyağına bulayarak yakarlar
sonra kimi kahve içmeye gider
kimi saç tıraşı olur berberde
kimi dükkanını açar erkenden
kimi genç kızını öper alnından
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken mahpus kadını
kolları masaya bağlı sırtüstü
çıplak memeleri al kan içinde
sorguya çekilir bir bodrumda
sorguya çekenler cigara içer
biri yirmisinde altmışlık biri
gömlekleri terli kollar sıvalı
ve kum torbaları elektrodlar
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneşdoğarken gülyaprağına
uçak alanından sessiz pilotlar
'h' bombası yükler tepkililere
ve güneş doğarken güneş doğarken
otomatik silahlarla biçilir üniversitelilerle işçiler
akasya ağaçları bulvarın
pencereler balkondaki saksılar
ve güneş doğarken devlet adamı
konağına döner bir ziyafetten
ve güneş doğarken kuşlar ötüşür
ve güneş doğarken güneş doğarken
genç bir ana bebesini emzirir
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken ben bir geceyi
bir uzun geceyi gene uykusuz
ağrılar içinde geçirmişimdir
düşünmüşümdür hasretliği ölümü
seni memleketi düşünmüşümdür
seni memleketi dünyamızı.
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken hiç umut yokmu
umut umut umut... umut insanda. -umut
en sevdiğim nazım hikmet şiiridir.
sitemi istiyon anlamadım ama al sana liste,
haruhichan:güncel bölümleri indirdiğim harika bir anime torrent sitesi.(favorim)-- http://haruhichan.com/page/front.html
torrenttreactor:anime torrent i ararken bulduğum ilk site güzel paylaşımları var hemen hemen her anime var.-- http://www.torrentreactor.net/anime/
doki fansub:adından belli fan sub sayfası,horrible kadar olmasa da hızlı torrent indirir.-- http://doki.co/
hi10:en sevdiğim sayfalardan biridir,genelde 720p animeleri vardır.-- http://web.hi10anime.com/
nyaa:ilk başlarda aradığımı bulamadığım yığınla aynı animeden olan ve karışık bir düzene sahip site.-- http://www.nyaa.eu/
coalgirls:coalgirls fansub sayfasıdır,sade ve güzel bir site torrentleri hızlıca bulabilirsin.-- http://coalgirls.wakku.to/
neyse kartlarımı daha fazla dökmiyim gerisi bana kalsın .d
haruhichan:güncel bölümleri indirdiğim harika bir anime torrent sitesi.(favorim)-- http://haruhichan.com/page/front.html
torrenttreactor:anime torrent i ararken bulduğum ilk site güzel paylaşımları var hemen hemen her anime var.-- http://www.torrentreactor.net/anime/
doki fansub:adından belli fan sub sayfası,horrible kadar olmasa da hızlı torrent indirir.-- http://doki.co/
hi10:en sevdiğim sayfalardan biridir,genelde 720p animeleri vardır.-- http://web.hi10anime.com/
nyaa:ilk başlarda aradığımı bulamadığım yığınla aynı animeden olan ve karışık bir düzene sahip site.-- http://www.nyaa.eu/
coalgirls:coalgirls fansub sayfasıdır,sade ve güzel bir site torrentleri hızlıca bulabilirsin.-- http://coalgirls.wakku.to/
neyse kartlarımı daha fazla dökmiyim gerisi bana kalsın .d
müslüm gürses :p
evet ottalar anime izlerken ya da manga okurken-okumadan önce yapmanız gereken bir ritüeliniz, yapılması farz olan bir durum var mı?
ben başlıyorum,
-anime izlemeden önce muhakkak evde tek kalmam lazım.ev dışında hiçbiryerde anime izleyemem.
-müzik olmadan manga okuyamam.
-manga okumadan önce veya anime izlemeden önce muhakkak banyo yapar dişimi fırçalarım. saat farketmez. sabah 4 de 3de bile yapmışlığım var.
-yeni bir seriye başlamadan önce elimi yıkar yanımada su veya süt alırım.
evet sizde durumlar nedir?
ben başlıyorum,
-anime izlemeden önce muhakkak evde tek kalmam lazım.ev dışında hiçbiryerde anime izleyemem.
-müzik olmadan manga okuyamam.
-manga okumadan önce veya anime izlemeden önce muhakkak banyo yapar dişimi fırçalarım. saat farketmez. sabah 4 de 3de bile yapmışlığım var.
-yeni bir seriye başlamadan önce elimi yıkar yanımada su veya süt alırım.
evet sizde durumlar nedir?
rock lee'nin atası olan kenshiro'nun ana karakter olduğu ve post-apokaliptik düzende ortalığı toza dumana katanları affetmediği harika openingi* olan fi tarihinden kalma seri. vücutta gizli olan tüm noktaları açığa çıkarır. berserkin griffithi hokuto no kendeki shin'dir. kenshin'in en iyi arkadaşıdır ve buna rağmen kenshiro'yu dövüp, vücuduna izler bırakıp sevgilisini* kaçırmıştır. kenshin'in amacı öc almak ve yuria'yı kurtarmaktır. yol üstünde de karşısına geleni tokatlayıp* iyileri kurtarıp kötüleri mahveder. aşırı decede omae wa shindeiru içerir.
benim gibi old school takılan varsa tam bizlik dostlar.
belki de en hızlı yükseliş ve satış ivmesine sahip seridir manga bazında. buyrun efenim hemen açıklıyorum; daha yeni en çok satılan mangalar sıralamasının güncelini gözden geçirdim, sonrasında atıldım en çok satan shounen jump serilerine baktım. tüm mangalar arasında satışta hokuto no ken ilk 15te. 110 milyon kopya satışa yakın bir durumda. 2013de shounen jump mangaları arasında 70 milyon kopya ile 9. sıradayken geçen yılın verilerinde 8. sıraya yükseldi.
(tespitime gelmeden önce şunu belirteyim ki en çok satan mangalar içinde 12 shounen 3 seinen manga var). bu biraz inceleme olacak:
-en çok satan manga serisi; one piece. 325 milyon kopya sattılar ve 1997-2015 arası* 77 volume yayınlandı. özetlersek, shounen serisi olarak 18 yılda 325 milyon kopya sattılar(bunu cepte tutuyoruz). en çok satış yapan seinene geldiğimizde ise golgo 13 var. bu çok sevdiğim big comic çıkışlı seri 1969'dan beri yayınlanıyor ve 215 milyon kopya satış yaptılar. 174 volumesi halihazırda yayınlanmış 46 yıllık seinen seri için, 46 yılda 215 milyon satış diyoruz. bu iki seriyi seçme sebebim birinin shounen diğerinin ise seinende en çok satan olması, gelelim hokuto no ken'in en hızlı yükseliş ve satış ivme söylemime...
-hokuto no ken weekly shounen jump'ta yayınlandığı zaman aralığı 1983-1988 yılları, yani 5 sene. bu 5 seneyi aslında salt satış oranlarıyla karşılaştırmak isterdim ama maalesef bunları bulmak çok zor, ama devam edersem 5 sene içerisindeki seriden hokuto no ken 110 milyon kopya seri sattı, 27 volume.
;
-18 yıl/77 volume: 325 milyon kopya
-46 yıl/174 volume; 215 milyon kopya
-5 yıl/27 volume; 110 milyon kopya
sanırım daha fazla yazmaya gerek yok, en hızlı yükseliş yapan ve satış grafiği yakalayan seri hokuto no ken'dir. tişikkirlir kinshir
benim gibi old school takılan varsa tam bizlik dostlar.
belki de en hızlı yükseliş ve satış ivmesine sahip seridir manga bazında. buyrun efenim hemen açıklıyorum; daha yeni en çok satılan mangalar sıralamasının güncelini gözden geçirdim, sonrasında atıldım en çok satan shounen jump serilerine baktım. tüm mangalar arasında satışta hokuto no ken ilk 15te. 110 milyon kopya satışa yakın bir durumda. 2013de shounen jump mangaları arasında 70 milyon kopya ile 9. sıradayken geçen yılın verilerinde 8. sıraya yükseldi.
(tespitime gelmeden önce şunu belirteyim ki en çok satan mangalar içinde 12 shounen 3 seinen manga var). bu biraz inceleme olacak:
-en çok satan manga serisi; one piece. 325 milyon kopya sattılar ve 1997-2015 arası* 77 volume yayınlandı. özetlersek, shounen serisi olarak 18 yılda 325 milyon kopya sattılar(bunu cepte tutuyoruz). en çok satış yapan seinene geldiğimizde ise golgo 13 var. bu çok sevdiğim big comic çıkışlı seri 1969'dan beri yayınlanıyor ve 215 milyon kopya satış yaptılar. 174 volumesi halihazırda yayınlanmış 46 yıllık seinen seri için, 46 yılda 215 milyon satış diyoruz. bu iki seriyi seçme sebebim birinin shounen diğerinin ise seinende en çok satan olması, gelelim hokuto no ken'in en hızlı yükseliş ve satış ivme söylemime...
-hokuto no ken weekly shounen jump'ta yayınlandığı zaman aralığı 1983-1988 yılları, yani 5 sene. bu 5 seneyi aslında salt satış oranlarıyla karşılaştırmak isterdim ama maalesef bunları bulmak çok zor, ama devam edersem 5 sene içerisindeki seriden hokuto no ken 110 milyon kopya seri sattı, 27 volume.
;
-18 yıl/77 volume: 325 milyon kopya
-46 yıl/174 volume; 215 milyon kopya
-5 yıl/27 volume; 110 milyon kopya
sanırım daha fazla yazmaya gerek yok, en hızlı yükseliş yapan ve satış grafiği yakalayan seri hokuto no ken'dir. tişikkirlir kinshir
agresif bir çeviri grubuydu. gamaran için onca yazıya, mesaja çok iyi cevaplar vermişlerdi! iyi işlere imza attılar aslında ama piyasanın durumu belli, tutunmak zor. dağılmaları üzücü
japonya'nın bana göre en geri kalmış şehri. osaka'dan sonra buraya gelmem ani bir düşüş yarattı. nagasaki istasyonu'ndan çıktığın an geri kalmışlık kendini gösteriyor. yabancılara da pek sıcakkanlı değiller. japonya'dan ayrı bir yer gibi daha çok, hiçbir japon şehrinde soğuk davranmazlar yabancılara ancak burası çok daha farklı. japonya gezisinde kendime bir plan çizmiştim, ona göre de nagasaki'de iki gece kalacaktım. shin-osaka'da kaldığım otelden eşyalarımla buraya geldim ama o kadar kasvetli ve insanları o kadar soğuk ki yemek bile yemeden bir kaç saat gezip geri shin-osaka'ya döndüm. buraya gelmem yüzünden otelden de oldum. gezimin halloween zamanına denk gelmesinden dolayı oteldeki tüm odalar dolmuştu, tekrar tokyo'ya dönmek zorunda kaldım. nagasaki peace park'ı bile bulamadım zaten, aramak bile içimden gelmemişti artık.
geri kalmışlığının başka bir belirtisi de arabalarıdır. hemen hemen tüm japonya'da hybrid araba kullanılır, herhagi bir araba gürültüsü duyulmaz diğer kentlerde ancak nagasaki'de hybrid araba zor bulunur, yemekleri de ahım şahım bir şey değil. bir japon ablamız bana nagasaki'de şimdi adını unuttuğum bir beef çeşidini tavsiye etmişti. bunu oradan yemelisin demişti ancak o yemeği yapan restoran bile bulamadım doğru dürüst.
hülasa, eğer japonya'ya gidecek olursanız nagasaki'de nereye gideceğinizi iyi bilin ve direk oraya gidin. peace park'a gidin ama başka hiçbir yere takılmayın. gidin sonra geri dönün, otelde bile kalmayın.
geri kalmışlığının başka bir belirtisi de arabalarıdır. hemen hemen tüm japonya'da hybrid araba kullanılır, herhagi bir araba gürültüsü duyulmaz diğer kentlerde ancak nagasaki'de hybrid araba zor bulunur, yemekleri de ahım şahım bir şey değil. bir japon ablamız bana nagasaki'de şimdi adını unuttuğum bir beef çeşidini tavsiye etmişti. bunu oradan yemelisin demişti ancak o yemeği yapan restoran bile bulamadım doğru dürüst.
hülasa, eğer japonya'ya gidecek olursanız nagasaki'de nereye gideceğinizi iyi bilin ve direk oraya gidin. peace park'a gidin ama başka hiçbir yere takılmayın. gidin sonra geri dönün, otelde bile kalmayın.