bir yerden sonra anime ve manga eklemekten sıkıldığım fakat istatistik açıdan kendinizi değerlendirmeniz açısından yararlı bir site
hitap edilen kişiye yücelik anlamı katan ünvan, saygı ekidir.
magi serisinde ilk olarak morgiana ile tanıdığımız fiziksel kuvvetleri üst seviyede olan bu nedenle çeşitli şekillerde avlanıp köle haline getirilen bir soydur. asıl memleketleri kara kıta olsa da artık orda bulunan -en azından şimdilik bildiğimiz kadarıyla- fanalisler yoktur, dünya üzerinde de sayıları pek az, bir nevi soyu tükenmekte olan ender bir ırk. kızıl pembe saçları ve gözleri en belirgin özelliklerindendir.
çoğu zaman erkek karakterleri daha çok severim ama morgiana her anlamda çok sevdiğim bir karakter, üstelik ana karaktere yük olan ya da sulu göz kız karakterler gibi değil gerçekten çok güçlü hem fiziksel hem ruhsal olarak, çevresindekileri motive edebilme yeteneğine sahip üstelik herkese yardımcı oluyor, geçmişinde kötü şeyler yaşamış olsa bile alaaddin alibaba ve diğerleri sayesinde geleceğe yürüyebiliyor.
değişik ama güzel bir dans stili vardır, bacakları gerçekten kuvvetlidir, insanların duyamadığı ancak hayvanların algılayabildikleri seslerle pek çok kez arkadaşlarını zorluk çekmeden yırtıcı hayvanların elinden kurtarmıştır, insanları birer oyuncak misali hava fırlatabilmek gibi bir yeteneği vardır. ayrıca ani bir dövüş esnasında kendine en çabuk gelen ve karşı saldıraya geçen karakterler arasındadır...
değişik ama güzel bir dans stili vardır, bacakları gerçekten kuvvetlidir, insanların duyamadığı ancak hayvanların algılayabildikleri seslerle pek çok kez arkadaşlarını zorluk çekmeden yırtıcı hayvanların elinden kurtarmıştır, insanları birer oyuncak misali hava fırlatabilmek gibi bir yeteneği vardır. ayrıca ani bir dövüş esnasında kendine en çabuk gelen ve karşı saldıraya geçen karakterler arasındadır...
madam reddo, ilginç bir karakterdi yaşadıkları onu değiştirmiş olsa da
sözlerine bakınca büymüş de küçülmüş dedirten cinsten bir karakterdir, yaşının üstünde bir olgunluğa sahip... buna karşın ufak bedeninden beklenmeyecek bir şekilde sapıktır kendisi .d ancak sevgili cin uga dan tek dileği olarak onun arkadaşı omasını isteyecek kadar da saf ve temiz kalpli.
dördüncü magidir, diğer magilere göre pek çok konuda deneyimsiz olsa da bunu kapatabilecek yetenek ve güçtedir bence. zaten bu konuda da çok çalışır.
sevdikleri için canını ortaya koyabilir ve yine onlar için fedakarlık yapmaktan çekinmez.
solomonun temsilcisi olarak da bilinir.
kısacası çok sevimli sempatik ve harika bir karakterdir, onu görüp de sevmemek zor iş.:)
dördüncü magidir, diğer magilere göre pek çok konuda deneyimsiz olsa da bunu kapatabilecek yetenek ve güçtedir bence. zaten bu konuda da çok çalışır.
sevdikleri için canını ortaya koyabilir ve yine onlar için fedakarlık yapmaktan çekinmez.
solomonun temsilcisi olarak da bilinir.
kısacası çok sevimli sempatik ve harika bir karakterdir, onu görüp de sevmemek zor iş.:)
mesela one piece'de buggy'nin her şeyi büyük kırmızı burna getirmesi gibi. :) çok eğlenceli sahnelerin çıkmasına neden olabilen olaydır. :)
hem çizim hem de hikaye bakımından çok güzeldi ve finalde insanın kafasında soru işareti bırakan türden bir anime değildi. kızıl cimcime cadı prenses felicita, denizlerin çocuğu fevri aşkım liberto, karizmatik sadık bilmiş aşk nevo, tatlılık abidesi şapkalı uşak luka, obur-güçlü-sevimli üçlemesi pace,tek gözlü karizma keşiş debito, imparator espri düşmanı dante, gizemli sinsi ve karizmatik jolly, egzotik anne sumire ve gerçek lider fedakar baba mondo ve diğerleri... tüm karakterlere bayıldım. umarım 2. sezon çıkar. izlemeyen herkes mutlaka izlemeli bence can sıkıntısına birebir. dozu kaçırmayan aksiyon, komedi, çok hafif dram ve neticeye varamamış bir aşkla içinde birçok hikaye barındırıyor la storia della arcana famiglia
kendini venüslü sanan ve bir köprü altında yaşayan nino ile kimseye borçlu kalmama prensibiyle büyümüş zengin kounun ilginç ilişkilerini anlatan 2 sezonluk farklı ve eğlenceli animedir.
zero no tsukaima nın erkek ana karakteridir, bizim dünyamızdan aristokrat denilen büyücülerin olduğu başka bir boyuta geçmiştir
konusu güzeldi, satrancı cok seven biri olarak satranç taşlarının model alınması cok hoşuma gitmisti.:)
maalesef harem konulu animelerde esas oğlanın bir kızla yetinememesi pek hoşuma gitmiyor, üstelik issei bu konuda akım lideri gibi olmuş gerci ilk sezonun finali beni umutlandırmıştı ama 2. sezon isseinin kaldıgi noktadan tam gaz devam ettigini sanıyorum.
maalesef harem konulu animelerde esas oğlanın bir kızla yetinememesi pek hoşuma gitmiyor, üstelik issei bu konuda akım lideri gibi olmuş gerci ilk sezonun finali beni umutlandırmıştı ama 2. sezon isseinin kaldıgi noktadan tam gaz devam ettigini sanıyorum.
izlediğim ilk ecchi anime olmasının yanında konu bakımından da iyiydi. yalnız isseinin aşırıya kaçan sapıklığı beni sinir etmiyor da değildi hani
erzanın sevdiği karakterdir.
kızıl sacları çekici bedeni ve gücüyle pek çok animesever erkeğin hayallerini süsleyen high school dxd karakteridir..ne yazik ki isseinin genis hareminin parcası^^
2 versiyonu olan yaoi anime, ova (biri 1992 diğeri 2012)
birkaç yıl önce yaoi kavramını bilmediğim zamanlarda dikkatimi çekmişti ama hiç izlememiştim, geçenlerde karşıma çıkınca izledim ve beğendiğimi söyleyebilirim, doğrusu neden beğendiğimi hiç bilmiyorum. çünkü cinsel içeriği benim için oldukça fazlaydı, ayrıca blondielerin melezlere karşı tutumları, onları kullanmaları vs. beni oldukça irrite eden şeylerdi. ama 2. bölümün son 10 dakikasının animeyi beğenmemdeki etkisi hayli büyüktü.:)gerçi finali hiç istemediğim bir şekilde oldu ama ne yapalım, kader..
-alıntıdır-
amoi gezegeninde, jüpiter adındaki bir süper-bilgisayar tarafından yönetilen teknolojik olarak gelişmiş tanagura toplumu bulunmaktadır. neredeyse tamamını erkeklerin oluşturduğu nüfusta, açık ten/saç rengine sahip "blondie"ler elit tabakayı oluştururken, koyu renklilerse "melez" olarak nitelendirilen en aşağı tabakada bulunmaktadırlar. blondieler genç ve yakışıklı erkekleri evcil hayvan olarak, cinsel zevk için bir süre kullanabiliyor olsalar da, birebir ilişkiye girmeleri yasaktır. fakat ıason mink adındaki bir blondie, riki adlı melezi evcil hayvanı yaparak hem "melez yasağı" kuralını çiğnemiş, hem de onu uzun yıllar tutarak ve ilişkiye girerek konumunu tehlikeye atmıştır. çete lideri olan riki ise ona karşı savaşmakla, kendini tamamen teslim etmek arasında kalmıştır.
-alıntıdır-
bu da konusu.:)
edit:gizli bakınız eklenmiştir
birkaç yıl önce yaoi kavramını bilmediğim zamanlarda dikkatimi çekmişti ama hiç izlememiştim, geçenlerde karşıma çıkınca izledim ve beğendiğimi söyleyebilirim, doğrusu neden beğendiğimi hiç bilmiyorum. çünkü cinsel içeriği benim için oldukça fazlaydı, ayrıca blondielerin melezlere karşı tutumları, onları kullanmaları vs. beni oldukça irrite eden şeylerdi. ama 2. bölümün son 10 dakikasının animeyi beğenmemdeki etkisi hayli büyüktü.:)gerçi finali hiç istemediğim bir şekilde oldu ama ne yapalım, kader..
-alıntıdır-
amoi gezegeninde, jüpiter adındaki bir süper-bilgisayar tarafından yönetilen teknolojik olarak gelişmiş tanagura toplumu bulunmaktadır. neredeyse tamamını erkeklerin oluşturduğu nüfusta, açık ten/saç rengine sahip "blondie"ler elit tabakayı oluştururken, koyu renklilerse "melez" olarak nitelendirilen en aşağı tabakada bulunmaktadırlar. blondieler genç ve yakışıklı erkekleri evcil hayvan olarak, cinsel zevk için bir süre kullanabiliyor olsalar da, birebir ilişkiye girmeleri yasaktır. fakat ıason mink adındaki bir blondie, riki adlı melezi evcil hayvanı yaparak hem "melez yasağı" kuralını çiğnemiş, hem de onu uzun yıllar tutarak ve ilişkiye girerek konumunu tehlikeye atmıştır. çete lideri olan riki ise ona karşı savaşmakla, kendini tamamen teslim etmek arasında kalmıştır.
-alıntıdır-
bu da konusu.:)
edit:gizli bakınız eklenmiştir
ai no kusabi karakteridir, kendisi blondielerden bir asildir.
sonda yaptığı fedakarlığa mı yanayım, aşkına karşılık bulması uzun sürüp de bunun keyfini çıkaramadığına mı bilemiyorum...
sonda yaptığı fedakarlığa mı yanayım, aşkına karşılık bulması uzun sürüp de bunun keyfini çıkaramadığına mı bilemiyorum...
death note dan bir karakterdir. nearla anlaşamaz, near ona beraber çalışmayı teklif ettiğinde reddetmiştir
l çakmasından öte bir şey göremediğim karakterdir. evet zeki ama hani nasıl desem hiç sevemedim kendisini. l ye ne kadar sempati duyup bayılıyorsam, neara da o kadar soğuğum.melloyu bile daha çok severim^^
çoğu zaman l ile kıyaslanır.
near bana göre sadece l nin yaptıklarının üstüne konup eklemeler vs yapan biriydi. maalesef daha şanslıydı.
çoğu zaman l ile kıyaslanır.
near bana göre sadece l nin yaptıklarının üstüne konup eklemeler vs yapan biriydi. maalesef daha şanslıydı.
ölüm tanrısı ölüm meleği azrail(görev açısından) vb. gibi anlamlara gelir
2 bölümlük (bkz: yaoi) türü animedir. sekai ichi hatsukoi ve junjou romanticadan sonra hem kısa hem de eğlenirim diyerek başladığım 3. yaoi animem olmakla beraber sanırım hardcoredu bu yüzden diğerleri kadar sevemedim.
konusu: master öğrencisi souichi tatsumi, zorlu, agresif, zorba ve en önemlisi de homofobiktir. buna rağmen homoseksüellerin gözünden kaçmayacak bir fiziğe sahiptir. laboratuvar asistanı tetsuhiro morinaga ise güvenliğini tehdit eden bu duruma rağmen ona karşı umutsuz bir aşk beslemektedir. tatsumi'nin ayrıca, gay bir ilişkisi olan bir erkek kardeşi vardır ve bu da abisini tamamen deliye döndürmüştür.
morinaga, tatsumi'ye hislerini söylemek için can atmakta, ancak bu onun piyangoyu kazanmasından bile daha düşük bir ihtimal gibi görünmektedir. gelgelelim morinaga'nın arkadaşının verdiği mucizevi bir ilaçla onun eline düşen tatsumi, acaba bu aşka nasıl karşılık verecektir?
konusu: master öğrencisi souichi tatsumi, zorlu, agresif, zorba ve en önemlisi de homofobiktir. buna rağmen homoseksüellerin gözünden kaçmayacak bir fiziğe sahiptir. laboratuvar asistanı tetsuhiro morinaga ise güvenliğini tehdit eden bu duruma rağmen ona karşı umutsuz bir aşk beslemektedir. tatsumi'nin ayrıca, gay bir ilişkisi olan bir erkek kardeşi vardır ve bu da abisini tamamen deliye döndürmüştür.
morinaga, tatsumi'ye hislerini söylemek için can atmakta, ancak bu onun piyangoyu kazanmasından bile daha düşük bir ihtimal gibi görünmektedir. gelgelelim morinaga'nın arkadaşının verdiği mucizevi bir ilaçla onun eline düşen tatsumi, acaba bu aşka nasıl karşılık verecektir?