rutsama

4 numarasını almasının sebeplerinden birinin de japonca 4 numarasının hem "yon" hem de "shi" telefuzunun olmasına bağlanmıştır. "shi" ölüm demektir. ulquiorra nihilist bir kişilik olduğundan 4 numarasının daha uygun düştüğü yönünde söylentiler var. bana göre de doğru. ayrıca ulquiorra en güçlü espada olmak gibi bir kaygısının olmaması da yukardaki açıklamayı doğruluyor bence.
yine segunda etapayı aizene göstermeyişi kendine olan güvenini ve belli bir sıralama kaygısı olmadığını gösterir.

en daş deniz kızlarından biri ya da deniz kadını ya da deniz şeysi. önemli olan daşlığı tabi ki!!!

deadman wonderland'deki sevilesi karakter(mangada sevimli değil bakmayın sakın). wretched egg olarak da bilinir ki bu onun bölünmüş kişiliğindeki kötü yanıdır. seiyuusu kimse onun da en az shiro-chan kadar sevimli olduğunu düşünmekteyim.
diğer shiro'ya bakmak için tıklayınız. (bkz:hitsugaya toushiro). ufak kaptanımızın lakabı da shiro'dur.

film olanından değil kitabınından bahsedeyim biraz. öncelikle filmi izleyip de acaba sonra ne oluyor diye merak edip alıp okudum kitabı ve artık ne olacağını ve hatta diğer iki filmin ne kadar mükemmel olacağını biliyorum. öncelikle kitap 425 sayfa ve ilk film sadece 160 sayfalık bölümden çekilmiş yani bir kitaptan üç film çıkar mı diyenlere cevabım "evet". onun dışında filmlerde çok büyük savaşlar ve eğlenceli sahneler göreceğiz. neyse hep film üzerinden gitmek olmaz içeriğe de bakalım biraz.

hobbit, tolkien reyizin ilk kitaplarından, dolayısıyla lotr öncesi hikayesi olarak görebiliriz hobbiti ki zaten öyledir de. kitap cücelerin smaug adlı ejderha tarafından işgal edilen anavatanları geri almak için yaptıkları serüveni anlatır. cücelere bu macerada gandalf ve hobbit bilbo eşlik eder. kitapta elfler, varglar, büyücüler, goblinler gibi bir çok fantastik öge bulunmaktadır.

kitap akıcı ve sade bir dille yazılmış daha doğrusu çevrilmiş diyelim(ufak bir açıklama yaparsam; tolkien kitap çevirileri en kaliteli çevirilerdir). okurken eğleneceğinize eminim ve yine en ufak sıkıntı yaşamayacağınıza. fantastik kitaplara ilgisi olup da hala okumamış olanlara tavsiye ederim.

not-1: ben 1 günde okudum, o derece akıcı yani.
not-2: madem konu tanıtımlardan açılmışken hobbit'i de aradan çıkaralım.

en itici ana karakterlerden biridir. shounenlerde en önemli özellik; aptal fakat delikanlı yeri geldiğinde de karizma olması gereken bir esas oğlan olmasıdır. eren bu tanıma uyuyor mu, sanmıyorum. ben sevmedim genci ama etraf fanboy, fangirllerden geçilmiyor. e tabi diyecek sözüm yok

japonca şerefe demektir. animelerde sake içen karakterlerden illaki duymuşsunuzdur.

power up almasa iyi çocuk aslında

gintamadaki shogun kadar kafa adam yoktur. ne demek istediğimi bu host evi bölümümlerini izleyen bilir

her yüz bölümde bir ortalarda şöyle bir görünen fakat iki kelimesiyle savaş bitiren, iki yürüyüşüyle wbnin tayfalarını yere seren, roger korsanlarının miçosu, shichibukai buggynin arkadaşı, luffynin rol modeli ve shin sekainin yonkoularından biri; kısaca adamın ham maddesi bir korsandır

her işi yapan meslek erbabının mensubu olduğu iş kolu. en büyük örnekleri gintoki ve tayfasının yorozuyasıdır.

en büyük hazinenin aile olduğunu düşünen kelimenin her anlamıyla baba bir karakter.

ichimarudan hep bir pislik bekledik hem iyi hem kötü yönden(tamam kabul çogunlukla kötü yönden) ama adam çıktı. cool'dur, hitsugayaya elini öptürmüştür. aizene tek atmış ama yan basmıştır. son sözleri olsun, en baştan beri amacı olsun açıklandıktan sonra takdirimi kazanmıştır.

not: iyiler hiç ölmüyor diyenlere mangaya bir göz atın diyorum. adamları salatalık gibin doğradılar.

sadece khan filmlerinden aşina olduğum yeşilçamvari kendine has özellikleri olan hint sinema sektörü. dillerinde olduğu gibi bu sektörün ismi de yozlaşmış ve hollywood çakması bir isme sahip olmuştur.

zanpakutousu sode no shirayuki en güzel kar tipi zanpakutoudur. onu geçtim bleachteki nemu ile beraber en güzel karakterdir. shikaisini dans et diye başlatır ve etkili buz saldırıları yapar(kendi çapında).

buna rağmen espada almışlığı vardır. bir ara da grimm'e atarlandı ama sonucun ne olduğunu az çok anlamışsınızdır.

aizen olayından sonra teğmen olmuş, kendisine yeni bir tarz yapılmıştır. çok da güzel olmuştur.

house of stark'ın hane sözüdür. asoiaf evrenindeki her hanedanın kendine has bir sözü(bir nevi slogan işte) vardır, starklarınınki de "kış geliyor"dur. en karizma hane sözü olarak da bilinir. ayrıca lordundan tut da piçine kadar herkes söyler, hatırlatır kışın geldiğini.

fma'daki baş ablamız. güzeldir, şirindir, mekanikten anlar, protezler onun işidir. bu arada ed'e "ben sana hayatımın tamamını vererim" demiştir.

luffy tayfasındaki, övülünce orası burası oynayan şirin mi şirin rengeyiği, gerçi 3 rumble balldan sonra epey korkutucu oluyor ama orayı fazla şe'etmeyin. doktor, nakama. özellikle biri iltifat ettiği zaman sinirlenip "baka" demeleri falan çok iyi. dr. hiluluk ile olan geçmişi fena üzmüştür. 3d2y'den sonra dönüşümleri de değişmiş daha güçlü daha kawai olmuş. kung-fu dönüşümünde çıkardığı sesler on numaradır

gintokinin değimiyle gözlükten oluşmuş karakter. shinpachiyi shinpachi yapan kişiliği değil gözlüğüdür.

serinin başlarında gandalf the grey olarak içimizden biri gibi gözükür. dost canlısıdır, garibandır, fakir-fukara babasıdır. mazlumun yanında kötülerin karşısındadır. oraya buraya havai fişek atar, shire'da çoluk çoluk eğlendirir. kimi zaman dwarflara yardım eder kimi zaman yoldaşlıklara katılır kimi zaman ise galadriel ablayı çaktırmadan keserdi.

fakat bir gün nolduysa oldu, "you shall not pass" deyip atarlandığı ifrit balrog'un kırbacıyla dağın derinliklerine doğru düştü de düştü. işte herkesin öldü sandığı o zamanlarda "i am fuckin gandalf the white" diye höykürüp ağaçların arasında gözüktü. o gün bugündür her zaman burnu beş karış havada dolaşır. ona baksan "sauron'a da, gothmog'a da morgoth'a da tek atarım, üzerine bir de pipo yakarım" tribindedir. sevimsizdir, eski neşeli gri gandalftan eser yoktur.

gemi gelecek be ismail abi!!!

not: kendisi adamın hasıdır, hammaddesidir, anakayasıdır.