shiki

boyblue

otakuturk.net/foto
Gördüğünden çok daha fazla ilgiyi hak ettiğini düşündüğüm gizem/korku/gerilim/doğaüstü türlerindeki 2010 yaz sezonu animesi. anime adaptasyonunun kaynağı olan manganın hikâyesi ono fuyumi tarafından yazılmış ve fujisaki ryuu tarafından çizilmiş, aralık 2007'de yayınlanmaya başlamıştır.

---synopsis---
Hikâye Japonya'nın uzak köylerinden biri olan Sotoba'da bir yaz mevsiminde geçiyor. on beş yaşındaki Shimizu Megumi, büyük şehirde göz kamaştırıcı bir yaşamın hayaliyle günlerini yaşamakta fakat sessiz Sotoba köyünde bu hayalinden uzakta yaşmanın ızdırabını çekmektedir. bir yandan da köyde yaşayan genç ve yakışıklı Natsuno Koide'ye inceden yazmakta olan genç kızımız şehre dönme hayallerinde ona da yer vermektedir. Megumi, bir köyde yaşadığı gerçeğini inkârda inat ederek günlük bazda süslü kıyafetlerle dolaşsa da köy yaşamının gerçekleri ile karşılarak hüsranlara sürüklenir ve bu zamanlarda soluğu köyün yukarı kısımlarında bulunan şatoda alır. Batı tarzı inşa edilmiş bu şatoya bir ailenin taşınması ile Megumi için köyde nihayet ilginç bir olay gerçekleşmiş olur. Ancak köye taşınan bu gizemli aileyi ziyarete giden Megumi'den haber alınamaz. Bunun üzerine köylüler Shimizu ailesine yardım ederek fellik fellik genç kızı aramaya başlarlar ve bir süre sonra kızcağızı ormanda bitkin bir halde bulurlar. birkaç gün boyunca evinde kalan Megumi tuhaf bir şekilde huzura ermiş gibidir, doktorların bir türlü anlam veremediği bu durum Megumi'nin yükselen ateşi ile telaşa ve sonra da yasa dönüşür. Megumi hayatını kaybetmiştir.

Köyde yaşanan bu ölüm herkesi şaşkına uğratmıştır ancak birkaç gün sonra köyde yaşlı bir çiftin evlerinde çürümüş cesetlerine de rastlanır ve ölümlerin sayısı artmaya başlar. Köy halkını çaresiz bırakan bu durum karşısında köyün doktoru toshio ozaki'nin şüpheleri artmaktadı. köydeki ölümlerin artmasına dayanamayan doktor, ölümlerin arkasındaki gizem perdesini aralarken dehşete düşürücü gerçeklerle karşılaşacaktır.
---synopsis---

animasyon cephesinde dikkat çeken ilk durum tüm karakterlerin istisnasız olarak yu-gi-oh klasmanında tuhaf saç modellerine sahip olması. soundtrack'i ise insanı kendinden alan türden. ilk opening'i ve ikinci ending'i buck tick'e ait ve gizem ve gerilimi insana damardan veriyor dersem abartmamış olurum.

ilk opening kuchizuke:


animeyi izlemiş olanlar için bu entrynin altına bir spoiler köşesi hazırlıyorum. düşüncelerimi toparlamam gerekiyor.
moonie
Net -bakın net diyorum- en iyi korku animesidir. Atmosferiyle olsun, o göz çizimlerinin ve renklerinin karanlığı olsun, ani hareketler olsun her şeyiyle tam dehşete düşürür sizi. İki taraf vardır animede birisi vampir diğerleri ise insanlardır hangi tarafı seçeceğinizi bilmezsiniz çünkü animenin bir kısmında sonra hooop roller değişir ve gerçek kötülük ortaya çıkar. Sevdiğim bir konsepttir korkmak için izlenebilir. -animelerde nadir rastlanan bir tagdır bu-
robbietherabbit
sonunda insanlara küfredip vampirlerden taraf olduğum anime, öyle mi öldürülür.
helede megumi-chan.

bu arada ikinci izlediğim animedir. severim rewatch atıcam bi ara.
lamirox
garip bir animeydi sevdiğim ,önerdiğim ve bir yapıt olarak gerçekten tam bir anime türü için başka animeler ile kıyaslamaya gerek yok :) bir daha olsa bir daha izlerim fakat o son çok ağırdı stresi vardı. güzel güzel izleyin :)
yaprikaki
oldukça güzel ve kanlı bir anime olmakla birlikte; ilk kez xxxhoic animesinde buck-tick gurubunun şarkısını duyup hayran kaldıktan sonra bu animedeki ilk açılış ve ikinci kapanış şarkılarını da dinleyip, dinler dinlemez gurubun aynı olduğunu farkedip, buck-tick hayranı olmama vesile olan animedir. hele o açılıştaki şarkı telefonumun şu anki zil sesidir
lynettebhelliom
@5 sözlükte buck-tick hayranı buldum *** taparım kendilerine hele ki bir dress bir coyote bir kagerou bir long distance call efsanedir gözümde

shiki ve buck tick demişken hiç unutmam, shiki ilk yayınlanmaya başladığı sıralar, 'sezonlar öncesi sırf sunakonun epik ningyou duruşlu afişi yüzünden, korku animesi manyağı olan biri olarak ptw'e attığım anime nasılmış bakalım' diyerekten indirdiğim ilk bölümü açmış izlemeye başlamıştım; orman, el feneri ışıkları, ceset falan derken gayet beklenen ayarda hoş bir açılış sekansı falan diye düşünürken bir anda kulaklığımı dolduran atsushinin sesiyle olduğum yerde donakaldım. tabi moe moe openinglere falan alışınca bünye kuchizuke gibi birşeyle karşılaşınca ne yapacağını bilemiyor. neyse izledim openingi, sonra bir kez daha, bir daha, bir daha ve bir daha. "ya ben napıyorum" diyecek ayara geldiğimde baya bi süre geçmesine rağmen ilk bölümü hala izleyememiştim çünkü openingi duyduğum andan itibaren delice replay ediyordum :d sonra ufak bir google serüveni sonrasında kendilerini daha önce izlediğim xxxholic ve trinity blood da da dinlediğimi ve bu seviyede bir reaksiyonum olmasa da beğendiğimi hatırladım sonraki birkaç ay boyunca sadece buck tick ve kate bush dinledim. kate bush off topic ama onun nedeni ayrı * bu da öyle absürt bir anımdır.
animeye dönecek olursak shiki iyidir. o civarlarda daha güzel animeler oluyordu sanki ya rainbowlar, ookamikakushiler, shikiler falan şimdilerde öylesi karanlık animeler falan yapmıyorlar pek, ya animelerin hedef kitlesi küçülüyor ya da ben artık hedef kitleden çıkmaya başladım ama her halükarda böyle animeler yok artık :( nerde şimdi sunako'nun muroiyle ölüm ve tanrı kavramı üzerine yaptığı felsefik konuşmalar? vampir gibi pek sevemediğim bir ana tema çerçevesinde bile altmetinindeki derin anlamlarla beni kendine bağlayan senaryolar? nerde kandan goredan asla mahrum bırakılmamış karakteristik çizimler? yok işte. anca voleybol animesi, basketbol animesi, ping pong animesi, tenis animesi, boks animesi, yüzme animesi, harem, okul okul okul... bu sezona değil ama lafım bu sezon nispeten daha iyi. ama yine de efkarlıyım be dostlar.
dwaila
aradığım anime tatminini uzun süre sonra kendisinde bulduğum anime. birkaç gıcık karakteri dışında konunun anlatımı olsun sürükleyicilik olsun hoş gerçekten. çok da bir şey yazmak istemiyorum hiçbir açıdan spoiler olmasını istemediğim için, ama başlığı da uplamış olayım daha çok kişi izlesin.

dur, sevdiğim şeyleri paylaşmam ki ben?

izlemeyin :p