rutsama

kendine has üslubu ve kişiliğiyle film yazan, yöneten king insan. bütün filmleri kesinlikle izlenmelidir. filmlerinden mantık beklemek tamamen yanlıştır, çünkü o abuk sabuk filmlerin adamıdır. her filminde hep aynı klişeleri kullanır ama bunlar klişe olmasından çok yazarın bir nevi imzasıdır.

klişelere örnek vermek gerekirse:

1- hemen hemen her filminde en az bir kere gözükür.
2- ölümlü bir sahne varsa bu sahne olabildiğince kanlı olur.
3- fuckin nigga sözü(en sevdiğim budur, özellikle zenciler birbirine söylediğinde tadından yenmez).

luffy'nin nami'yi kurtarmak için ağzını burnunu kırdığı, kılıç burunlu yaratık. sözümde duracağım deyipte geviş çıkmasına epey içerledim. neyse allahtan luffy evini yurdunu başına yıktı ya o da yeter.

elf deyince aklımıza ilk liv tyler ablamız gelir. kendisi lotr'da arwen'e hayat vermiştir, kendisi ilk aşkım olur. diğer aşık olduğumuz elf abla için (bkz:galadriel)

biz çok küçükken tvde yayınlanan ve çok sevdiğimi hatırladığım dizi. robotlar falan vardı birleşirlerdi bir nevi voltran oluştururlardı. hey gidi günler hey. bir ara tekrar izleyeyim dedim ama bölümlerini bulamadım, youtube'da da parça parça bölümler var. geçen hiç erinmeden, sıkılmadan japon versiyonunu japonca izledim(anlamadım tabi). bunu liseliler bilmez yalnız.

bu da theme song, hala dinlerim.

aklıma direkt karikatür geldi.

+ isme ne yazayım?
- shafdsjgggggkhiy.
+ çan çin çon yazayım mı?
- yaz mk.

+ çekil önümden inek, yol ver dağlar yol ver geçem
- de get la, liseli!!!
+ gomu gomu noooooo cetto pistoru...
- hahaha acımadı ki(öldü).

not: keşke inek olarak kalaydın be dost.

şimdi akainu'ya birkaç perspektiften bakacak olursak;

1- kaizoku gözüyle: bariz oç'tur. ace öldürülür be allahsız.

2- marine gözüyle: bariz hero'dur. adam ace'i öldürmüş, shirohige'ye kafa tutmuş, kurohige'yi kaçıttırmış vs vs... yani adam king. ayrıca da sengoku, aklınızı alır valla.

3- objektif bir gözle: marinelerin içindeki en güçlü adam diyebiliriz(daha garp ve sengoku'yu tam güç görmediğimden). çünkü bu adam hali hazırda aokiji almıştır. kizaruya ise şans tanımıyorum. korsan olan herkesin korkması gerekenler listesinde başa oynar.

3- benim gözümle: şimdi ace'yi falan öldürdü, işte kazanmak için her yol mübahtır falan bana göre değil. adalet dediğin sağlam ve şaşmayan olmalı, akainuda bunu göremedim. ace öldürdü diye fanboylar kızıyorlar tamam da ace de kendisi kaşındı. la oğlum kurtulmuşsun işte çek git, niye savaşıyon? herneyse sonuç olarak oç'tur.

namı diğer shirohige. yazarlardan farklı olarak şunu belirtmek isterim ki şimdi bazı op fanları marinefortda yapılan savaşın gereksiz olduğunu falan söylüyorlar. nedeni ise bir kişi için o kadar yaygara yapmak olarak görüyorlar lakin shirohige'nin hayali bir aileye sahip olmak. dolayısıyla adam ailesinin tek ferdi için kendisinden vazgeçecek biri. yani yapılan battle gereksiz değildi. yine belirtmek gerekirse one piece kurgusunun çok çok büyük bir kısmını hayallerini gerçekleştirmek oluşturur. e shirohigeye de bakacak olursak hayalini gerçekleştirmiş olarak öldü. yani ace ölüp kendisi yaşasaydı, shirohigenin mutlu mesut yaşayabileceğini düşünebilir miyiz? bu durum şunu da örnekleyerek bitireyim. luffy'i öldürmek üzereyken hayatı ya da korsan kral olmaktan vazgeçmek desen hangisini seçer sizce?

ölmediğine üzüldüğüm karakter. abi bazı karakterler ölmelidir, bunu sen yapma bari oda.

ramazan ayı içerisinde yapılması makbul olan ve doğal olarak bayramlarda misafirlere ikramından vs dolayı bayram kömbesi diye tabir edilen gazi antepe has yöresel çörek, kurabiye artık herneyse biz "kömbe" diyoruz arkadaş. kimi yerlerde kahke olarak da adlandırılır(özellikle son günlerde suriyelilerle olan ilişkilerimden suriyede de yapıldığını ve isminin kahke olduğunu öğrendim).

misafire ikramı geçtim eğer açsanız ve evde birşey yoksa hayat kurtarır. besleyicidir, yağ şeker karbonhidrat bakımından zengindir. annem olsa nasıl yapıldığını da yazardı da benden bu kadar.

not-1: şuan açım ve kömbe yiyorum. size ikram edemesem de en azından kömbe nedir bilin istedim.
not-2: antep değil şurada yapılır deyip yunanistan benzeri bir tutum sergilemeyin.

deniz adası arc'taki mugiwara no ichibi vs gyojin+insan köleler'in kapışmasının sayısal gösterimi. herneyse 3d2yden sonra power-upları göstermek için 100000 gerekli bir sayıydı sanırım çünkü luffy arc boyunca önüne gelene tek attı(durumdan rahatsız değilim). gerçi bu sayının 50 binini de tek attı ama olsun, çoğunluk çoğunluktur. tayfanın tamamının power-up'ı güçleri vs. gösterdi bu vs, iyi de oldu. en beğendiğim power-up robin'e gitmiş o dev bacakları fazlasıyla iyiydi(baka hentai). çopır'a da bişey demiyorum.

neyden hoşlanıp neyden hoşlanmadığını bilmeyen, kendi düşünceleri yerine başkalarının tavsiyesine ve zevk anlayışa göre hareket eden insanların yaptığı eylemdir. tavsiyede ya da öneri de sıkıntı yoktur, sıkıntı her tavsiyesi kutsal emir gibi benimseyip beğenmese bile sırf başkaları beğendi diye beğenip havasını atmaktır. ergenlerde ve çocuklarda bu "akran baskısı" olarak adlandırılırken daha büyük yaşlarda "toplumsal baskı"ya dönüşür(burada durayım psikolojik ve sosyolojik çözümleme yapacağım yoksa). sadece animede değil film ve diziler içinde geçerli bir durum bu. bir de farklı bir şey izlediğin zaman seni dışlamalar sen birşeyden anlamazsıncılar ortaya çıkıyor ki deme gitsin.

tavsiye almak iyidir, çok iyi seilerin herkes tarafından izlenmesi normaldir ama bu arkadaşların yaptığı normal değildir bence. insan kendine bir mantalite oluşturmalı görüşündeyim.

soul society'i ve gerçek dünayı korumak için kurulan 13 kaptandan oluşan über güçlü gösterilen fakat her arcta birkaç güçlü karakter tarafında yakılıp yıkılan birlik. birlikteki her bölümün ayrı bir kaptanı ve ayrı bir görevi vardır.

1- başkaptan bölüğü
4- tıbbi bölük
11- en güçlü bölük- kempachi stayl gibi

bildiğimiz lokma tatlısının nippon versiyonu. tabi ki sadece görüntü olarak. neyse nasıl yapılacağını ve malzemelerini öğrendim annemden fırsat bulursam yapmayı düşünüyorum. bu arada çoğu animede rastlanır buna. narutoda tobi-deidara bölümünde epey gülmüştüm.

arkadaş şimdi one piece'deki bu şeytan meyveleri arasında bariz yetenek, power farkı var. mesela logia yiyen zaten almış yeteneğini, bir de üstüne yok edilemez vücut alıyor, diğer türlere haksızlık olmuş bence. yani zoan ve paramaciaya da + yetenek verilebilirdi. ha şimdi hakiyle zarar verilebilir diyorsunuz duyar gibiyim, bu adamlarda o kadar yeteneğin üstüne haki açacak gene üstün olacaklar. ne bileyim enel ile başlayan bu logia nefreti önce aokiji sonra da maarineford'da akainu oç'u tarafından epey körüklenmiş durumda.

bleach mangada gerçekleşen ve efsaneler arasında yerini alan kapışma. sonunu söylemiyorum ama çarşı karıştı hemşerim.

afro saçlı, elinde çamaşır tokmağı gibi olan shikaisi ile dolaşan, nasıl kaptan olduğu belirsiz birisidir. ya aizen bunlara fazla geldi ya da bunlarda harbiden iş yok.

vaizard maskesini en uzun takabilen vaizard. wonderweiss ile kapışmış, evcil hayvanını tek tekmede harcamıştır. mashiro kickkkkkkk!!!

mangada kira öldükten sonra herkse atar yapmış, "aha ortada quincy falan bırakmaz artık bu" dediğim ama fıs çıkan eski-yeni kaptan. stark ve aizenle vslerinde ne olduğunu anlamalıydım tabi.

hentai dergilerine ve bilumum sapıklık ögesine düşkünlüğü olan, ne de olsa eski kaptanı kyoraku olan eski teğmen. arsız bir yapısı vardır. he bir de çok daştır