yıllar önce severek ve büyük bir heyecanla izlediğim. ayrıca favori serilerimden birisi olan yapımdır. konusu, işlenişi ve çizimleri 10 numara 5 yıldızdır. izledikçe kendine daha fazla bağımlı hale getiren ve karakterler seri içerisinde acele edip koşuştururken, sanki sizde oradaymış gibi heyecana kapılarak "acaba ne olacak", "bitecek mi?", "çabuk", "hadi ama" vs. gibi tepkiler vermenize neden olan bir seridir. eğer izlemediyseniz çok şey kaybediyorsunuz demektir. şiddetle tavsiye ediyor, izlemeye başlayacak olanlara şimdiden iyi seyiler, iyi eğlenceler diliyorum.
seriden biraz bahsedecek olursak, mangaka tsugami ohba tarafından yazılıp çizilen serinin mangası 2008 - 2012 yılları arasında 20 cilt olarak yayınlanmıştır. Serinin animesi ise 2010 - 2013 yılları arasında, her biri 25'er bölümden oluşan 3 sezon ve toplamda 75 bölüm olarak yayınlanmıştır.
konusu: mashiro moritaka, bir ortaokul öğrencisidir ve hayali, yıllar önce ölen amcası gibi mangaka olabilmektedir fakat amcasının manga uğrunda harcadığı yılları ve ünlü bir mangaka olamadan ölmesini gördükten sonra, mangaka olma hayalini bir kenara bırakmış ve derslerine odaklanmıştır. Ancak gayet başarılı bir çizer olan Mashiro, tüm bunlara rağmen çizim yapmayı bırakmamış daha doğrusu bırakamamıştır. Tüm bunların yanı sıra Mashiro, onunla aynı sınıftaki Azuki Miho'dan hoşlanmakta fakat bir türlü ona açılamamaktadır.
Birgün çizimlerini yaptığı defteri okulda unutan mashiro, defteri geri almaya geldiğinde, defterin sınıfın en zeki ve en sosyal öğrencilerinden birisi olan Takagi Akito'da olduğunu görür. Defteri, mashiro'ya versede Takagi mashiro'nun çizimlerini görmüştür ve ona hikayeler yazdığını ancak bu hikayelerin çizimini yapıp birlikte manga haline getirebileceği birini aradığını söyleyerek ona ortaklık teklif eder. mashiro bu teklifi hemen reddetse de takagi hemen pes edecek bir tip değildir. Mashiro'ya Miho'nun da anime ve mangaları sevdiğini hatta hayalinin bir seslendirme sanatçısı olmak olduğunu söyler. Böylece Takagi, hayalleri için küçük bir oyun oynar.
Akşam Mashiro'yu da alarak miho'nun evinin kapısına giderler. miho'nun hayalini duyan Mashiro, kendini tutamayarak ve haykırarak Takagi ile birlikte resimlerini kendisinin çizeceği bir manga yapacaklarını söyler. Bu manganın anime uyarlamasında ise ana kadın karakterin seslendirmesini miho'nun yapmasını ister. Bunu duyduğuna çok sevinen ve büyük bir heyecana kapılan Azuki, hiç tereddüt etmeden ve ikiletmeden teklifi hemen kabul eder. ancak Mashiro'nun bir isteği daha vardır. mashiro, Azuki'ye "ikimizin de hayalleri gerçekleştiğinde benimle evlenir misin?" diye sorar. yanıt ise beklenmedik ve hızlı bir şekilde gelen "evet"tir. böylece macera başlar...
bakuman
animesini izlemedim ama mangasını okudum. başlarda harikaydı daha sonra öyle bi hal aldı ki her an adını 'manga dünyası' olarak değiştirip belgesel bölümüne geçircekler sandım.d ayrıca animelere mangalara olan bakış açımı da değiştirdi bi beynim çalıştı iyi oldu :) panelleri çok uzun dolu dolu ama sıkılmazsanız bi okuyun derim.
ayrıca obata takeshi ve ohba tsugumi'nin death note'tan sonraki eseridir
ayrıca obata takeshi ve ohba tsugumi'nin death note'tan sonraki eseridir
bayılarak animesini izlediğim 4 gün içinde 75 bölüm izleyerek kendi rekorumu kırdırtan anime yani cidden çok güzel ayrıca mangakalarınında death note u yazan senseiler olduğunu öğrenmem seriye bende artı yönde iyice bir ivme kazanmaya sebep oldu. izleyin yani
manga va mangakalar hakkında beni baya bilgilendiren güzel bir animeydi. ayrıca myanimelistte 8.3 puan almış bir animedir
içinde aksiyon bulundurmamasına rağmen o kadar heyecanlı izlediğim tek seri bile olabilir kendisi. mangakası aynı zamanda death note'un da mangakasıdır ve mangayı yaparken kendi kariyerinden de ilham aldığı çok belli. zira ben son seriyi izlerken kendi kendime "oha burada resmen death notedan bahsediyo" diyerek serinin magakasına bakmıştım
her sezonu 25 bölümden 3 sezonluk manga üzerine oldukça doyurucu bir anime. bazen animenin içindeki mangaların çizim kalitelerinin animedekinden daha iyi olduğunu düşünmediğim anlar yok değil-söylemek istediğimi anlayanlar varsa ne ala.:)- ashirogi mutonun azmi çok hoşuma gitti, kaybettikleri noktalarda kendilerine bir kumarbaz olduklarını hatırlatmalarını ve kalkıp yola devam etmelerini izlemek gerçekten de güzeldi^^ en sevdiğim karakteri de sanırım nizuma gerek enerjisi gerek zekası ve gerek yeteneğiyle beni kendine hayran bırakmıştı. diğer karakterler de iyiydi bence.:)
death note un mangakaları tarafından yapılmış bir başka güzel eser. hala daha nesini beğendim kendim de çözememişimdir. konuya bakalım: mangaka olmaka isteyen iki tane velet habire taslak çiziyor ve ve eğer bir gün shonen jump ta bir numara olurlarsa bunlardan birisi çocukluk aşkı ile evlenecek. ne dandik duruyor okuyunca. ama işte izlemeye başlayınca hiç mi hiç öyle değil. adamlara boşuna zeki demiyorlar. şöyle bir konuyu inanılmaz çekici bir hale getirmişler. hani çılgın atıp izlemedim ama izlemeden de duramadım. ilk sezonu oldukça güzeldir ikinci sezonu ise vasattır sadece son 3-4 bölümü beğenmiştim onlarda çok çok güzeldi hakkını yiyemem. 3. sezon mükemmeldi. kesinlikle beklenilen sonu vardı.
içinde bir hikaye anlatılıyor ama savaş yok, dövüş yok, doğru düzgün bir aşk yok, yine bir komedi yok. böyle garip ama kendisini izleten bir anime idi. görüntüleri güzeldi.
içinde anime dünyasında pek fazla rastlayamacağınız bir karakterde çizilmiş bir adet nizuma eiji vardır ki animede en sevdiğim karakter olmuştur.
animede, mangasıda bitti diye biliyorum.
içinde bir hikaye anlatılıyor ama savaş yok, dövüş yok, doğru düzgün bir aşk yok, yine bir komedi yok. böyle garip ama kendisini izleten bir anime idi. görüntüleri güzeldi.
içinde anime dünyasında pek fazla rastlayamacağınız bir karakterde çizilmiş bir adet nizuma eiji vardır ki animede en sevdiğim karakter olmuştur.
animede, mangasıda bitti diye biliyorum.
içinde gerçek bir dövüş olmayan inanılmaz iyi bir battle mangasıdır. klasikleşmiş belli manga konseptlerini yine böyle meta bir seri de kullanmak çok ilginç ve güzel bir iş ortaya çıkartmış. ilginç ve eğlenceli yan karakterleri ile de seri hem canlı kalırken saf kötü karakterlerin olmaması da seriye ben sizin bildiğiniz shounenlerden değilim havası katıyor. Ohba/Obata ikilisi kendi hayatlarından ilham alarak böyle bir seri yazarak, seyirciye kendilerini anlatmak için bir yol da bulmuşlar aslında. Güzel zaman geçirmek için izlenecek insanın içinde unutmuş olduğu duyguları tekrar uyandıracak çok hoş bir seridir.