---inceleme yazısı başlangıcı---
bir de animeye göre değişir.
1-bayağı anime gülümsemesi: otta'nın yüzünde hafif, huzurlu bir tebessüm, anime izlemektedir. standarttır.
2-komedi anime gülümsemesi: otta'nın yüzündeki gülümseme kulaklara varır (vasat üstü komedi ise). aralıklı kahkahalarla, gülümseme gayet belirginleşir.
3-drama gülümsemesi- psikolojik bir tetkik yaparsak, drama dediğin içindeki hayran olduğun bir karakter sayesinde izlenir. otta drama izlerken sevdiği/hayran olduğu karakteri görünce çok şefkat ve merhamet dolu bir gülümseme ile ekrana bakar, fakat sonuçta olay drama olduğundan gülümseme parçalı bulutlu, yerini her an sağanak yağışa bırakabilecek bir hâldedir.
4-ecchi gülümsemesi- otta biraz kaçamak yaparken, daha opening'i gördüğünde bile çok feci gülümseme vardır, hele ki bölüm başladığında o gülümseme, rape face oluverir. çok ürkütücü gülümsemedir. bir de ecchilerin içine komedi de serpiştirildiğinden, ara ara kahkahalar ile bu yüz şenlenir.
---inceleme yazısı sonu---
seitokai yakuindomo'da ousai öğrenci konseyine tsuda takatoshi ile aynı sene katılan zeka küpü bir öğrenci. iq'su 180, 5 dili akıcı konuşabiliyor ve kağıt kalem kullanmadan 7 basamaklı sayılarla hesap yapabiliyor, neyi eksik ki (:
boyu eksik biraz :) boy kompleksinin vücut bulmuş halidir kendisi, animenin en komik sahneleri kendisinden çıkar bu yüzden.
insanı gaza getiren türden bir muse parçası. her şeyi yapabileceğini düşünüyorsun bir an için bile olsa.
mortal kombat'ın oyun sonu canavarı. arkaplandan finish him diye bağırıp sadist kahkahalar atan kişi
bir dizide, filmde ya da kitapta geçmişten bir anıya anlık dönüş yapma işi. gizem aralar, birkaç taşı yerine oturtur
insan vs yıkım yapan yaratık konulu manga ve animelerden biri daha. ecchi kategorisinde en üst sıralardaki serilerden biridir.
alternatif yakın gelecekte geçen seri; insanların nova adı verilmiş bir tür yaratık topluluğununa karşı çetin bir yaşam mücadelesini konu alır. bu mücadelede pandora denilen savaşçılar özel olarak seçilmiş kadınlardır, vücutları nova'lara paralel gelişim gösteren stigma kristallerine yüksek uyum gösteren bu savaşçılar nova'lar karşısında insanlığın tek umududur. pandora'lar dünya çevresinde her gelişmiş ülkenin açtığı genetik akademilerinde eğitim görür (moleküler biyoloji ve genetikten arkadaşlar için iyi geyik konusu) ve o okullardan çıkıp nova'larla savaşa girerler. bu savaşta erkeklerin rolü ise genetik akademilerinde pandora'lara limiter olarak destek olmaktır, pandora'lar için limiter'lar savaşta büyük önem teşkil etmektedir çünkü limiter'lar "freezing" yeteneği ile hedeflerinin hareket yeteneklerini büyük ölçüde kısıtlayabilmektedir. limiterlar akademiden mezun olmadan önce kendilerinden bir üst sınıftan bir pandora ile bir çift oluşturmak durumundadır, her pandora bir limiter'a sahip olduktan sonra resmi olarak bir çift olarak savaşırlar.
tokyo west genetics dünya çapında en iyi genetik akademilerinden biridir ve 8.nova çarpışmasının kahramanı olan aoi kazuha'nın kardeşi aoi kazuya bu akademiye limiter olarak girer. okuldan içeri adımını attığı sırada satellizer l bridget başka bir pandora (genessa roland) ile kapışmaktadır, kazuya satellizer'ı gördüğü anda ablasına benzetir (çünkü sarışın biri esmer birine çok benzeyebilir, eğer kazuya gibi renk körü isesiz.) ve kapışmanın ortasına dalarak bu soylu ve olabildiğince ingiliz olan bu hatunun üzerine atlar, ablasına olan özlemden dolayı. bilmediği şey ise satellizer'ın "dokunulmaz kraliçe" lakabına sahip, içine kapanık ve olabildiğince tehlikeli birisi olarak bilindiğidir. satellizer çevresinden beklenenin aksine kazuya'nın suratını dümdüz etmez, çünkü bilahare kendisi serinin esas kızıdır ve esas oğlandan hoşlanmıştır da. kısa sürede ilginç bir çift olarak söz edilmeye başlanır onlardan.
böylelikle başlayan bu olaylarda insan-pandora savaşı, genetik akademileri ve bunların arkasındaki büyük şirketlerin içerisindeki büyük entrikalar sürükleyici bir hikaye oluşturur. pandora-pandora kapışması, sosyal düğümler, alabildiğince soylu aileler ve ecchi ögeleri ile süslü bu seri kısa sürede insanı sarar diyorum. tabii ecchi'lerin kötü, bayağı kötü ünü konusu sağlam birçok seriyi gömüyor bu günlerde; ne de olsa japonların bu konularda yaptığı birçok iş insanların aklında feci yer edinmiş durumda. freezing ise görsel açıdan ecchi işini hallediyor, senaryo bu kategoride oluşunun sebebi olmaktan uzak.
türkiye'nin genetik akademisi konusunda bi hareketini görmedim seride. japonlar bizi 3. önem sırasına indirdiler galiba, mutfak dışında pek bir iş görmediler sanırsam.
alternatif yakın gelecekte geçen seri; insanların nova adı verilmiş bir tür yaratık topluluğununa karşı çetin bir yaşam mücadelesini konu alır. bu mücadelede pandora denilen savaşçılar özel olarak seçilmiş kadınlardır, vücutları nova'lara paralel gelişim gösteren stigma kristallerine yüksek uyum gösteren bu savaşçılar nova'lar karşısında insanlığın tek umududur. pandora'lar dünya çevresinde her gelişmiş ülkenin açtığı genetik akademilerinde eğitim görür (moleküler biyoloji ve genetikten arkadaşlar için iyi geyik konusu) ve o okullardan çıkıp nova'larla savaşa girerler. bu savaşta erkeklerin rolü ise genetik akademilerinde pandora'lara limiter olarak destek olmaktır, pandora'lar için limiter'lar savaşta büyük önem teşkil etmektedir çünkü limiter'lar "freezing" yeteneği ile hedeflerinin hareket yeteneklerini büyük ölçüde kısıtlayabilmektedir. limiterlar akademiden mezun olmadan önce kendilerinden bir üst sınıftan bir pandora ile bir çift oluşturmak durumundadır, her pandora bir limiter'a sahip olduktan sonra resmi olarak bir çift olarak savaşırlar.
tokyo west genetics dünya çapında en iyi genetik akademilerinden biridir ve 8.nova çarpışmasının kahramanı olan aoi kazuha'nın kardeşi aoi kazuya bu akademiye limiter olarak girer. okuldan içeri adımını attığı sırada satellizer l bridget başka bir pandora (genessa roland) ile kapışmaktadır, kazuya satellizer'ı gördüğü anda ablasına benzetir (çünkü sarışın biri esmer birine çok benzeyebilir, eğer kazuya gibi renk körü isesiz.) ve kapışmanın ortasına dalarak bu soylu ve olabildiğince ingiliz olan bu hatunun üzerine atlar, ablasına olan özlemden dolayı. bilmediği şey ise satellizer'ın "dokunulmaz kraliçe" lakabına sahip, içine kapanık ve olabildiğince tehlikeli birisi olarak bilindiğidir. satellizer çevresinden beklenenin aksine kazuya'nın suratını dümdüz etmez, çünkü bilahare kendisi serinin esas kızıdır ve esas oğlandan hoşlanmıştır da. kısa sürede ilginç bir çift olarak söz edilmeye başlanır onlardan.
böylelikle başlayan bu olaylarda insan-pandora savaşı, genetik akademileri ve bunların arkasındaki büyük şirketlerin içerisindeki büyük entrikalar sürükleyici bir hikaye oluşturur. pandora-pandora kapışması, sosyal düğümler, alabildiğince soylu aileler ve ecchi ögeleri ile süslü bu seri kısa sürede insanı sarar diyorum. tabii ecchi'lerin kötü, bayağı kötü ünü konusu sağlam birçok seriyi gömüyor bu günlerde; ne de olsa japonların bu konularda yaptığı birçok iş insanların aklında feci yer edinmiş durumda. freezing ise görsel açıdan ecchi işini hallediyor, senaryo bu kategoride oluşunun sebebi olmaktan uzak.
türkiye'nin genetik akademisi konusunda bi hareketini görmedim seride. japonlar bizi 3. önem sırasına indirdiler galiba, mutfak dışında pek bir iş görmediler sanırsam.
yu-gi-oh! evreninde bir efekt-canavar kartı. defansif stratejiler için biçilmiş kaftandır, çok tatlıdır ve eevee gibi birkaç daha güçlü varyasyona sahiptir.
---
lvl:*
atk:300/def:200
att:dark/class:fıend
efekt: oyuncu rakibinin turunda canavarına saldırı yapıldığında hasar hesaplanırken bu kartı elinden mezara atarak saldırı hasarının can puanı götürmesini engelleyebilir. bu bir çabuk efekttir, normal tuzak efektleri ile engellenemez.
---
lvl:*
atk:300/def:200
att:dark/class:fıend
efekt: oyuncu rakibinin turunda canavarına saldırı yapıldığında hasar hesaplanırken bu kartı elinden mezara atarak saldırı hasarının can puanı götürmesini engelleyebilir. bu bir çabuk efekttir, normal tuzak efektleri ile engellenemez.
bilimkurgu manyağı yabancı dizi. bize lise seviyesinde bilgilerimizle anlatılan bir çok bilgi ile analiz edilebilen fenomenler gösteriliyor. bu yüzden zevkli.
fringe ekibi, bir çok bilimsel fenomeni çözerken, geçmişindeki bazı şaibeli deneylerle bu fenomenlere bulaşmış olan profesör walter bishop, kendisi gibi zeki peter bishop, ve bir işi sonuna kadar götüren, tuttuğunu koparan olivia dunham gibi elemanları ile bir çok fenomeni açıklıyor. dizi, boston'da geçiyor. 2013'te final yapmış.
fringe ekibi, bir çok bilimsel fenomeni çözerken, geçmişindeki bazı şaibeli deneylerle bu fenomenlere bulaşmış olan profesör walter bishop, kendisi gibi zeki peter bishop, ve bir işi sonuna kadar götüren, tuttuğunu koparan olivia dunham gibi elemanları ile bir çok fenomeni açıklıyor. dizi, boston'da geçiyor. 2013'te final yapmış.
sapık bir şeyler düşünmeye delalettir. heyecandan kan basıncı falan artarken bulduğu en zayıf damar olan burun kılcallarından fışkırıverir. komedi sahnelerine iyi uyan efekttir aslında
atıştırmalık, arada izlemelik şey olduğunu düşünerek başladım ama arada sırada izlemek için fazla komik :') fazlasıyla güzel bir seri.
"otakuları evliliğe nasıl ısındırırız?" diye düşünmüş japonlar, ortaya bu çıkmış. "merak etmeyin olm, insanlar sizi belki bu şeklinizle bile kabul edebilir" mesajı verilmek istenmiş olabilir seride, bilemedim.
"otakuları evliliğe nasıl ısındırırız?" diye düşünmüş japonlar, ortaya bu çıkmış. "merak etmeyin olm, insanlar sizi belki bu şeklinizle bile kabul edebilir" mesajı verilmek istenmiş olabilir seride, bilemedim.
mikemmel başlamış seri. mimics denilen düşman faktörünün yavanlığı dışında şikayet edilecek bir yanı yok bence
buraya para akıtmak nasip olacak mı bilmem ama bir twitch yayıncısı buradan bir yayın yaptığında "vay" demiştim, "bir gün binbir emekle kazandığım bu paraları buraya gömeceğim... "
güzel mekânlardır yani. maksat hoş vakit geçirmekse eğer, iyi bir seçenek.
ah evet, ayrıca bunların okul kültür festivallerinde öğrenciler tarafından sınıf kapsamında yapılanları da pek hoştur. geyiğine sınıfın erkeklerini de bu kostümlere sokarlar, çay ikramını sınıfın en popüler öğrencisi yapar ve tüm okul sınıfı ziyaret etmek için sıraya girer falan... ilginç bir esprisi var yani japonya'da bu hizmetçi takımının. zengin olmanın ilk şartı malikâne sahibi olmak ve ikinci şartı da fransız tipi kıyafetlere bürünmüş hizmetçi çalıştırmak gibi, böyle garip bir geyik dönüyor otaku kültüründe.
güzel mekânlardır yani. maksat hoş vakit geçirmekse eğer, iyi bir seçenek.
ah evet, ayrıca bunların okul kültür festivallerinde öğrenciler tarafından sınıf kapsamında yapılanları da pek hoştur. geyiğine sınıfın erkeklerini de bu kostümlere sokarlar, çay ikramını sınıfın en popüler öğrencisi yapar ve tüm okul sınıfı ziyaret etmek için sıraya girer falan... ilginç bir esprisi var yani japonya'da bu hizmetçi takımının. zengin olmanın ilk şartı malikâne sahibi olmak ve ikinci şartı da fransız tipi kıyafetlere bürünmüş hizmetçi çalıştırmak gibi, böyle garip bir geyik dönüyor otaku kültüründe.
joker'e kendi kendine gelin güvey olmuş çatlak ve bir o kadar kötü bir kadın. (bkz:çatlak olduğunuz kadar küstahsınız da) beylik tokmağıyla dolaşır, fanficlere konu olur, bazı dc severlerin kirli fantezilerine daha çok konu olur. cosplayi en çok yapılan karakterlerden biridir
bu aralar sözlüğe içini dökmekle meşgul olan, sözlüğe ayrı bir renk daha getirmiş ottamız. (:
anlattığı olaylara bakış açısına olan ilgimi belirtmek istiyorum. kendisinin yaşadıkları ile düşündükleri arasında bağ kurarak yazdığı entryler beni kendisinin bir kurgu yazıp çizmesi ve düşünce dünyasını paylaşması konusunda kendisine daha fazla şans vermesi gerektiğine inandırıyor.
şahsi düşüncemi paylaşmak adına yazdım bunları, hayattan ne istediğini yine en iyi insanın kendisi biliyor
anlattığı olaylara bakış açısına olan ilgimi belirtmek istiyorum. kendisinin yaşadıkları ile düşündükleri arasında bağ kurarak yazdığı entryler beni kendisinin bir kurgu yazıp çizmesi ve düşünce dünyasını paylaşması konusunda kendisine daha fazla şans vermesi gerektiğine inandırıyor.
şahsi düşüncemi paylaşmak adına yazdım bunları, hayattan ne istediğini yine en iyi insanın kendisi biliyor
birçok erkeğin hayal ettiği harem hayatını yaşayan, issei'nin aksine gram sapıklığa sahip olmayan karakter. varolan tek erkek is plotu. manyak otoriter bir ablaya sahip
orimura ichika'yı kendisine ayarlamaya çalışırken teğmeninden yardım alan üstün alman askeri. is'si tek bir düşmanın çoğu atağını tamamen engelleyebilen bir sisteme sahiptir fakat çoklu saldırılara karşı etkisizdir. üstün ateş gücü bu özelliğini dengeler. bandaj altında utançla sakladığı tek gözü ichika'nın dediği gibi bayağı güzel altın renginde bir gözdür fakat işlevinin ne olduğu meçhuldür.
hoş anime, ortalarındayım şimdi. gerçekten konusunun da güzel potansiyeli var abisi bleach kadar olmasa da. (bana sorarsanız moral kısmı ve konu olarak benzerlikleri nedeniyle bu anime bleach'in küçük kardeşi ya da kuzeni olarak anılmayı hak ediyor.) ve söylenenlere göre bu potansiyeli dahi tam kullanamamış.
favori ana karakter death the kid benim için. animenin karakter kadrosu topyekün güzel fakat bu çocuk felaket bişi.
soundtrack'i çok cool.
çizimler bayağı basit seviye. western cartoon tadında biraz da.
bitirince tüm düşüncelerimi derli toplu yazmayı uygun görüyorum.
favori ana karakter death the kid benim için. animenin karakter kadrosu topyekün güzel fakat bu çocuk felaket bişi.
soundtrack'i çok cool.
çizimler bayağı basit seviye. western cartoon tadında biraz da.
bitirince tüm düşüncelerimi derli toplu yazmayı uygun görüyorum.
büyücü olsam orada olurum dediğim lonca
yumuşak olduğu düşünülen ama kahramanın dibi olan başkanları vardır
yumuşak olduğu düşünülen ama kahramanın dibi olan başkanları vardır
borderlands 2'da suikastçi sınıfı vault hunter'dır, özel yeteneği görünmezlik ve keskin nişancılıktır. çoğu oyun içi konuşması haiku şeklindedir. lelouch vi britannia'nın diğer kimliği olan zero'ya benzerliği dikkat çekicidir.
bir başka benzediği karakter: gray fox
bir başka benzediği karakter: gray fox
çevre kasmak konusunda ders aldığım otta. zira işe yarar bir yetenek
bu arada herkesin ağzının suyunu akıtıyor olan tadı umurumda değil, ailesinin aldığı kurbana evcilleştirilmişçesine bağlanan küçük veledi oynuyorum şu an
bu arada herkesin ağzının suyunu akıtıyor olan tadı umurumda değil, ailesinin aldığı kurbana evcilleştirilmişçesine bağlanan küçük veledi oynuyorum şu an