comikon istanbul 2018 ziyaretçilerinin arasında idim, hatta 10 kişilik bir grup tertip ederek ziyaret etmiştim etkinliği. istanbul'da görece daha nadir gerçekleşen buluşmalardan en önemlisi belki de.
belirtmeden geçemeyeceğim nokta bilet fiyatlarının geçen seneye göre -mekan değişikliğinden olsa gerek- artış göstermiş olması. 10 adam tertiplemek bir kenara, kime sorsam "bu sene gitmiyorum" diyor. bildiğim kadarıyla tarihi devize sınavlarına denk geliyor, ben ve çevrem için atlanacak olan bir etkinliktir yani. seneye umarım gönül rahatlığıyla gidebilirim, gidenlere iyi eğlenceler diliyorum. her şeye rağmen eğlenceli geçecektir
genç erkek izleyicilere yönelik animelerin girdiği kategori. bol aksiyonludur, envai çeşit süpergüçlere sahip olan erkek ana karakterler sorunlarını düşmanlarına dayak atarak çözer. çoğunlukla uzun soluklu senaryolar içerir, sürekli olarak güçlenen ana karakter dayak yese de o an yeni uydurduğu/öğrendiği bir teknik ile az önce kendisini madara eden karakteri alaşağı edebilir.
dayak yiyen bir ana karakterin aklına "koruman gereken şeyler yok mu senin" sorusu gelir. sahne, power up alma ile biter, öyle bir shounen muhabbetidir.
çok ağırdır bende bu. (aile bireylerimden aldığım duyumlara göre) uyandırmaya çalışana aksi tavırlar sergilediğim oluyormuş. uykumdaki bilincim uykuya devam etmem için dışarıdaki tehdit unsurunun kalbini kırabiliyormuş galiba, bilemedim.
animede ise burundan çıkan kocaman bir balon ile temsil edilir, o palon pat eder karakter aniden uyanır vesaire. tatlı bir semboldür yani.
otakuturk.net/foto
animede ise burundan çıkan kocaman bir balon ile temsil edilir, o palon pat eder karakter aniden uyanır vesaire. tatlı bir semboldür yani.
otakuturk.net/foto
daha önceden bir şekilde karşılaşan ana karakterlerin bir tanesinin diğerinin sınıfına ertesi gün transfer olması. ana karakterin bu duruma illa ki şaşırması. opsiyonel olarak transfer öğrencinin ülke dışında büyümüş bir yerli, yani bir "returnee" olması. code breaker, toradora, world trigger gibi animelerde rastlamıştım en son.
en köklü klişelerden biri de lise ortamında geçen bir animenin liseli ana karakterinin daima pencere tarafında ve en arka sırada oturmasıdır. japonya'daki sınıflarda o sandalye ve sıra ana karakterlere ayrılmıştır.
shounen türü serilerde pek çok kez rastladığımız animelerdeki koruman gereken şey geyiği. sürekli olarak power up alan ana karakterlerin ve ortaya ardı ardına çıkan ve sürekli daha güçlü olan kötü adamların dışında herkesin gücünün bir şey ifade etmemesi.
en köklü klişelerden biri de lise ortamında geçen bir animenin liseli ana karakterinin daima pencere tarafında ve en arka sırada oturmasıdır. japonya'daki sınıflarda o sandalye ve sıra ana karakterlere ayrılmıştır.
shounen türü serilerde pek çok kez rastladığımız animelerdeki koruman gereken şey geyiği. sürekli olarak power up alan ana karakterlerin ve ortaya ardı ardına çıkan ve sürekli daha güçlü olan kötü adamların dışında herkesin gücünün bir şey ifade etmemesi.
japonca'da kelime anlamı "ev" ile ilgili idi yanlış hatırlamıyorsam. daha spesifik olarak ikinci çoğul/saygı ekine sahip olduğu "sizin eviniz" olarak da çevrilebilir.
bugün bu kelime oldukça değişik bir anlama bürünmüş. daha çok bir hobi ile çok derin ilgisi olan kişileri tanımlamak için kullanıyor Amerikalı insanlar. ağaç yontmanın otakusu olabilirsiniz, yemek pişirme kitaplarının da. çok daha geniş bir yelpazede. ama japonya'da kazın ayağı öyle değil, kelimenin çok daha negatif bir anlam taşıdığını söyleyebilirim. dünya genelinde "otakuyum ben" diye gururla kullanabilirsiniz, kimse umursamaz ama japonya'da vahim durumda bir insanı niteler bu kelime adeta. "otaku" dendi mi bir japonun aklında bir medya türüne aşırı bağlı olan ve asosyalliği evden sadece asgari yaşamsal faaliyetlerini sürdürmek için çıkma derecesine getirmiş insan imgesi oluşur. (bu durum daha çok hikikomori terimi ile tanımlanır)
yani öyle ya da böyle anavatanında utanç vesilesi bir terim olsa da dünya genelinde bir konuya çok ilgisi olan insanları niteleyen zararsız bir kelime oluvermiştir. sözlükte de benimsenen bir kavram olması bundan ileri geliyor diye düşünüyorum
bugün bu kelime oldukça değişik bir anlama bürünmüş. daha çok bir hobi ile çok derin ilgisi olan kişileri tanımlamak için kullanıyor Amerikalı insanlar. ağaç yontmanın otakusu olabilirsiniz, yemek pişirme kitaplarının da. çok daha geniş bir yelpazede. ama japonya'da kazın ayağı öyle değil, kelimenin çok daha negatif bir anlam taşıdığını söyleyebilirim. dünya genelinde "otakuyum ben" diye gururla kullanabilirsiniz, kimse umursamaz ama japonya'da vahim durumda bir insanı niteler bu kelime adeta. "otaku" dendi mi bir japonun aklında bir medya türüne aşırı bağlı olan ve asosyalliği evden sadece asgari yaşamsal faaliyetlerini sürdürmek için çıkma derecesine getirmiş insan imgesi oluşur. (bu durum daha çok hikikomori terimi ile tanımlanır)
yani öyle ya da böyle anavatanında utanç vesilesi bir terim olsa da dünya genelinde bir konuya çok ilgisi olan insanları niteleyen zararsız bir kelime oluvermiştir. sözlükte de benimsenen bir kavram olması bundan ileri geliyor diye düşünüyorum
kökeni ile ilgili tartışmalar süredursun, çok başarılı bir hitap şekli olduğunu görüyorum. neredeyse %100 benimsenme oranına sahip, sözlük bünyesindeki herkes severek kullanıyor bu kelimeyi
uzun zaman sonra hareketlenen ve yeni sitesi ile kaldığı yerden devam eden sözlük. animenin kutsal bilgi kaynağı olacak.
geç oldu bir miktar da güç oldu fakat üç yıl daha uzayan sözlükspot esaretinden sonra sevindirdi. aranan, eksikliği hissedilen tüm özellikler burada. güvenlik sertifikası işi halledilmiş. sitede çabucak cevaplayabileceğiniz flaş anketler bile var ya, güzel fikir de niye "fifa mı pes mi" diye soruyorsunuz hoş, adminin buraya ilk attığı entry de kendisi hakkında. ilahi ryu
sıfırdan başlangıç yapmamız bir bakıma güzel. sözlük formatına uymayan çöp başlıklarla başımız ağrımayacaktır, tecrübeliyiz ne de olsa. bu arada sözlükspot'ta kalan çok dolu, kaliteli entryler ve başlıklar var. onlara yazık olmasını istemem şahsen. bir çaresini bulmak gerek.
neyse, nicelikten çok niteliğin ön planda olmasını istiyor ve hepimizin bu konuda gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum ben. aradığımız o site nihayet önümüzde. güzel günler ve etkinlikler geçirerek büyüyen bir topluluk olduğumuz günleri de görürüz umarım
bu arada gececi temasında giri yazarken gri fonun üzerine siyah karakterler insanı zorlayabiliyor pls fix
sıfırdan başlangıç yapmamız bir bakıma güzel. sözlük formatına uymayan çöp başlıklarla başımız ağrımayacaktır, tecrübeliyiz ne de olsa. bu arada sözlükspot'ta kalan çok dolu, kaliteli entryler ve başlıklar var. onlara yazık olmasını istemem şahsen. bir çaresini bulmak gerek.
neyse, nicelikten çok niteliğin ön planda olmasını istiyor ve hepimizin bu konuda gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum ben. aradığımız o site nihayet önümüzde. güzel günler ve etkinlikler geçirerek büyüyen bir topluluk olduğumuz günleri de görürüz umarım
bu arada gececi temasında giri yazarken gri fonun üzerine siyah karakterler insanı zorlayabiliyor pls fix
japonya kökenli alt kültür dalı. animasyon kelimesinden türeyen bu kelime japonya'da tüm animasyon türlerini nitelerken dünya genelinde japon animasyonlarına verilen özel bir ad olagelmiş zira çizgi film-anime ayrımı çoğu japon animasyonu severleri için çok önemli bir konu.
japonya'da animasyonlar önemli bir yer edindiği ve yerel kitleye yönelik olarak hazırlandığı için konu yelpazesi geniş ve sansür standartları çok daha gevşektir, her yaşa ve kitleye hitap eden içerikler bulabilirsiniz.
ayrıca bakınız:
(bkz:otaku)
(bkz:manga)
(bkz:webtoon)
japonya'da animasyonlar önemli bir yer edindiği ve yerel kitleye yönelik olarak hazırlandığı için konu yelpazesi geniş ve sansür standartları çok daha gevşektir, her yaşa ve kitleye hitap eden içerikler bulabilirsiniz.
ayrıca bakınız:
(bkz:otaku)
(bkz:manga)
(bkz:webtoon)