tokyo ghoul

son yıllarda ülkemizde bir hayli popüler olan, şiddet dozu yüksek ve bolca kan içeren serilerden birisidir. adına fan sayfaları açılmış, sırf bu seriyi çevirmek için fansub açan izleyiciler olmuştur.

serinin mangası sui ishida tarafından çizilmiş olup 2011 - 2018 yılları arasında toplam 30 cilt olarak, animesi ise 2014 - 2018 yılları arasında 4 sezon ve ovalarla birlikte 50+ bölüm olarak yayınlanmıştır.

konusu: milyonlarca insana ev sahipliği yapan tokyo şehrinde insanlar geceleri dışarı korkarak çıkmaktadırlar. Çünkü ghoul adı verilen ve insan etiyle beslenen yaratıklar, insanlara saldırmakta ve onları yemektedir.

kaneki ken, tokyo'da yaşayan ve kitap okumayı çok seven bir üniversite öğrencisidir. Anteiku isimli bir kafede kahvesini içerken bir yandan da kitabını okumaktadır. Bir takım sıradan gibi gözüken olaylar sonucu, aynı kafede kendisi gibi kitapları seven rize kamishiro ile tanışır ve kısa sürede yakınlaşırlar. Ancak kaneki'nin bilmediği bir şey vardır. Tanıştığı bu kadın, kaneki'nin sıradan hayatını tamamen değiştirecektir.

izleme sırası:

-tokyo ghoul
-tokyo ghoul 2
-tokyo ghoul re
-tokyo ghoul re 2


otakuturk.net/foto

tanıtım videosu



opening 1

Spoiler yiyerek başladığım, izledikten sonra da "yapacağınız işi " dediğim ilk çerezlik serilerden biri. Serinin aşırı abartıldığını düşünüyorum, tavsiyem eğer animeye yeni başlatacağınız bir arkadaşınız varsa bu seriyi kendi keşfetsin ilk izlenecek serilerden biri olmadığı kanaatindeyim...

ilk sezonu hariç, özellikle "re" kısmına ait iki sezonuyla daha da rezalet bi' hal alan seri. izlemeyin, izlettirmeyin derim. tam bir vakit kaybı.

Eşimin en sevdiği anime.Mangalarını sektirmeden alıyoruz :D.İlk sezonunu beğendikten sonra ikinci sezonu izleyip bıraktım açıkcası.Eşimle hatta bu konuda karşıt görüşlerimiz vardır. İlk sezonunu izleyin sonra diğer sezonlar yokmuş gibi orda bırakın :D

ilk zamanlarında bölüm çıkması için gün saydığım ilk sezonu o döneme göre harika olan ama 2 sezonda batıran bir animedir. İlk sezonun manası var elimde sıkılınca okuyorum. Ayrıca geç birinci hem de ikinci sezonun openingleri ayrı güzeldir ki ikincisini ezbere bilirim. (uğraştım ezberledim birinci sezonun openingini gözüm yemedi fjkf) ikinci sezonun rezaletini gördükten sonra bıraktım artık ne olduğundan pek haberim yok umurumda da değil :)

ön yargılı yaklaştığım gerilim serisi iyi olmaz dediğim daha sonra pişman olduğum ve merakla izleten anime

psikopat yazarlardan bir eser daha.

kıçlarından tuhaf şeyler çıkarıp bunlarla savaşan tuhaf yaratıkların olduğu tuhaf anime. seviyorum ama çok hoş bence

insandışı varlık olup insanları yiyerek beslenen ghoullerin arasında yeni olan baş karakterimizin hikayesi. ancak kendisi yarı ghouldür. tabi bu ırksal özelliklerini göstermicek anlamına gelmez. ayrıca anime, açlık durumundaki efsanevi yüz ifadeleri ve seslendirmeler sayesinde insanların kalbinde yer edinmiştir.

başlarını izlerken tepkim bu oldu ;
ya sen gulyabani olmuşsun sevineceğine "yada yada yada" diye bağırıyorsun bak şöyle düşün sevmediklerinin hıncını çıkaracaksın ulan kaneki ne gerizekalı bir adamsın ben gidiyorum

güzel serilerden biriydi. hele son bölümü on numara dört yıldız idi. ben her şeyi ile beğendim ve açıkçası bitmemesii istedim. umarım devamı çıkar. inşallah çıkar

kalitesiz turk dizileri bitirir gibi final yapmistir. ben boyle sonu bi hobbit 2 de gordum bide tokyo ghoulda. tam diyorsun ahanda basliyor. boooom ve bitti. son bolum bari aksiyona doyariz dedim 15 dakika konusmayla gecti o da. onun disinda izlenebilirligi yuksek bir anime. bende herkes gibi devamini bekliyorum

cosplayini yaptığım ilk anime olur kendileri. ayrıca ilk sezon olarak gayet hoşuma gitmiştir fakat ikinci sezon ilk bölümü olarak değerlendirirsem opening ve çizim pek hoşuma gitmemişti. ayrıca ilk sezonun ardından istediğim heycanı da bulamadım tabii.

pek beğendiğimi söyleyemem ama bir kere başladım diye devam ediyorum işte...

fazla çocuksu geldi bana -_- ne bileyim bir şeyler eksi sanki... ya da bir şeyler fazla...
tadını bozan bir şey var... ne olduğunu anlayamadım gitti

bu seriyle dalga geçmeyen anime sayfası kalmadı sanırım sosyal medyada birkaç yıl önce bayıla bayıla izleyen herkes bir anda serinin overrated olmasıyla cephe aldı sanırım. ilk sezonunu izledim ama gayet güzeldi. bir de gerekli şeyler mangasını türkçe olarak yayımladı; tokyo gûl adıyla. gûl ne yaa bari orijinal haliyle bıraksaydılar

opening'ini dinlerken kafaya silahı dayayıp çekebilirim. öyle muhteşem, öyle depresif, öyle etkileyici bir opening. uğraşsam sözlerini ezberleyemezdim milyon kere dinleyince dile pelesenk oluyor. aynı şekilde opening görüntüleri de sözler kadar etkileyicidir.

ilk iki sezonun yorumunu birlikte yapacağım. ayrı ayrı yazmaya üşendim. anime bana göre ne abartıldığı kadar güzel ne de belli bir kısmın iddia ettiği gibi overrated bir animedir. ortalama bir kalitesi var ve yer yer epey kalite gösteriyor.
ilk sezon güzelken ikinci sezon tam bir hayal kırıklığıdır.

kaneki nin ghoul hali epey bir karizmatiktir. siyah tırnaklar, beyaz saç, kırmızı gözler yakıyor ve yıkıyor. maskeyi ben pek sevemedim.

görüntüleri güzeldir.

juuzo nun "subarashiii" diyişi benim gözümde efsanedir. uzun süredir böyle psikopat tipli bir karakter görmemiştim. cosplay leride genelde güzel yapılıyor.

ilk sezon 1000 den 7 çıkar efsanesi ile bitmiştir. kaneki nin "hepinizin öpücem" tripleri ile bitmiştir ki ikinci sezona büyük beklenti oluşmuştur. 2. sezona geçerken düşündüğüm "ahanda kaneki geliyor son duanızı edin" iken kaneki triplerden triplere girmiş. ben herkesi koruyacağım ayağına hepsine sırtını dönmüştür. yanında olmak istediğin insanlarla başbaşa değilsen uzaktan korumanın ne manası var? işte anime boyunca bunu anlayamıyor kaneki. anteikuyu korumakmak adına güya çekip gidiyor ama oysa gitmesini isteyen olmadığı gibi kalması için gözünün içine bakan insanlar var. yaptıkları ikinci sezonda bencillik dışında bir şey değildir.
ikinci sezonda kaneki ye bir huzur bir huşu gelmiştir ki yaşadıkları düşünüldüğünde çok çok komik kalıyor. öldürebilirim ama öldürmem tavrını sevdim sadece.
ikinci sezon sonu gibi biraz donuktur. bol bol kahve içme sahnesi izleriz ki saçmalamanın ötesine geçmemiştir. çoğu insanın bu durumdan şikayet ettiğini görürsünüz.
hide nin ikinci sezonda ölüşü hala benim için çıldırtıcı bir durumdur. sen posta dağıtırken hangi ara teşikatta saha elemanı oldun? hayır anlamadığım buna sebep gösterdiği şeyde yalnızlığı. çok yalnız hissediyordum bende bu yolu çizdim. milyonlarca seçeneğin var neden en yakın arkadaşını öldüreceğin bir seçeneğe yöneldin be adam! bu adam öldü diye intahara giden kaneki ayrı mal. arkasından touka geliyor farkında, yine de teşkilatın orta yerine doğru ölüme yürüyor. nedir bu pesimistliğin? nedir bu herkesi kurtarmaya çalışman? bırak millet kendisini kurtarır ya.
kısaca ikinci sezonun sonuna epey gıcık olmuş durumdayım.

ikinci sezonu es geçtiğim bir başka anime, ne gerek var parça pinçik çıkarmaya tek sezon yapın bi tamamlayıvereyim animeleri, kınıyorum

konusu güzel, ana karakter tam adam oldu dedim sezon bitti sinirlendim kanekiye küsüm, söyleyin beni aramasın