efsanevi antikahraman. diğerlerinin aksine umursamaz tavırları ve efsanevi komedi anlayışı taşıyan mükemmel bir oyunu var.
edit: oyununu birkaç kere bitirdim, her silahı sonuna kadar geliştirince aşırı op oluyor oyun için.
edit2: 2016'nın sevgililer gününe de filmi çıktı ki dillere destan.
geyik medya zımbırtısı.
http://zaytung.com/blgdetay.asp?newsid=229528 blog girisi ile çok güldürmüştür. düşündürmüştür de.
http://zaytung.com/blgdetay.asp?newsid=229528 blog girisi ile çok güldürmüştür. düşündürmüştür de.
çizim konusunda bir shoujo mangakası kalitesine ulaşmış bir türk mangakamız var sevindirici ^^
ama kompozisyon ve arkaplan üzerinde bir kişinin bu güzel sanatçının çalışmasına el atması, ona yardım etmesi gerek. bir çırak falan edinmeli sonraki sayılar için, bu işin yayılması için buna ihtiyaç var :')
ama kompozisyon ve arkaplan üzerinde bir kişinin bu güzel sanatçının çalışmasına el atması, ona yardım etmesi gerek. bir çırak falan edinmeli sonraki sayılar için, bu işin yayılması için buna ihtiyaç var :')
welcome to the black parade albümü ile aklımda parçaları dönen, bir zamanların harikulade grubu.
ben de the sharpest lives ile katılıyorum bu başlığa. amv'lerde bolca kullanılmıştır herhalde. bayağı gazdı. sözleri gayet hoştu diğer parçalardan alışılagelmiş üzere.
ben de the sharpest lives ile katılıyorum bu başlığa. amv'lerde bolca kullanılmıştır herhalde. bayağı gazdı. sözleri gayet hoştu diğer parçalardan alışılagelmiş üzere.
lisedeyken iş teklifini aldığım bir meslek. oracıkta kabul edip hayatıma yeni şeyler getireceğime "ay bilmem ki şimdi" moduna girip "e peki o zaman fikrin değişirse ara orada yardımcı olurum" diye verilen kartviziti de kaybedince bugün bu halimle burada oturuyorum işte gördüğünüz gibi.
siz siz olun fırsatları tepiklemeyin, içiniz içinizi yemesin.
siz siz olun fırsatları tepiklemeyin, içiniz içinizi yemesin.
yazarı çizeri her kimse ters köşelerde biraz daha çalışması gerek, burası türkiye çünkü. yani anne izliyor diye ders çalışma isteği yokken mecburi maruz kaldığım (yapacak bişi yok, ya ders ya dizi. o aralar animeden haberim yok.) bol entrikalı yerli dizilerden sonra akame ga kill şoka uğratamadı demek istiyorum.
bu arada chelsea karakteri geldiğinde nihayet doğru bir söz söylendi: night raid bir suikasçi birliğinden çok tek kişilik ordu tarzı üyelere sahip bir birlik. hepsinin pratikte suikastçi nitelikleri var, ama pek başvurmuyorlar.
karakter dizaynlarına söz yok, kaliteli karakterler hep birbirlerinin yerini alıyor ve her katil gibi kişiliklerinde kaymalar var ki bu serinin komedi yönünü oluşturmuş. düzen delisinden tut narsistine ve sadistine kadar, her bir kişiilik bozukluğu hem de.
bu arada bir ---spoiler--- olarak söylüyorum, esdeath'in ikinci bir boa hancock vakası olacağı başından belliydi. (o zaman buna neden spoiler dedim, şu an ben de sorguluyorum ._.) ama nedense herkes hayran oldu kadına, demek ki çevremdeki erkekler ağır mazoşist falan herhalde. şahsen boynuma tasma falan aşırı ters geldi ne bileyim ._. aradığının da aşk olması yine bir umut, ama esdeath yine de anti-karakter ve illa ki büyük aşkıyla savaşta karşı karşıya gelecektir, dram peçetelerinizi hazır tutunuz.
karakter ölümleri orijinal olmuş, iç burkabilir ama ağlatmaz tarzı punchline'lar bunlar. fire emblem sağolsun yoldaşın ölümü trajedisine alışığım. bu bakımdan fire emblem ile akame ga kill'in ortak yönü var.
bölüm adları "x'i öldür" formatında.
son bölüm "akame ga kiru" adını alırsa diye gardımı aldım bekliyorum. (edit: tuttu.)
opening çok iyi, aslında opening'in opening'i çok iyi desem daha doğru olur. kulaklarım bi orayı sevdi.
ending sonrası "bir sonraki bölümde" kısmı sözsüz ve sonraki bölümden sahneler dramatik bir keman sesi eşliğinde veriliyor, gayet iyi.
ilk 12 bölümden söyleyeceklerim bu kadar, editlerim. özetle bu seri "aranan kan" oldu. ehe. kaptınız di mi espriyi :d (edit: geçmişteki bana söylüyorum, espri yapma olm sen.)
final bölümü öncesi edit: mangasından kopması rahatsızlık vermiş olabilir anlarım, ya "ana karakter ölemez" ne demektir? gayet ölebilir de. hikâye anlatıcıları aştı o durumu çoktan, belirteyim. ayrıca 24 bölüme sığdıralım şunu diyeceklerse ölüm olaylarını öyle bir duruma getirmeleri en çıkar yol, çünkü böyle bir final en iyi bu yoldan hazırlanırdı. mangasına başlayacağım, söylentilere göre orası bayağı "keyifli" ilerliyormuş. ne demekse.
gayet iyi ilerledi. white bilmem ne stüdyolarına bu anime için teşekkür etmek gerek. herkes gıcık kapmış olsa da orijinal ve güzel bir iş çıktı. mangasını okuyasınız geldiyse başarılı olmuş demektir.
bu arada chelsea karakteri geldiğinde nihayet doğru bir söz söylendi: night raid bir suikasçi birliğinden çok tek kişilik ordu tarzı üyelere sahip bir birlik. hepsinin pratikte suikastçi nitelikleri var, ama pek başvurmuyorlar.
karakter dizaynlarına söz yok, kaliteli karakterler hep birbirlerinin yerini alıyor ve her katil gibi kişiliklerinde kaymalar var ki bu serinin komedi yönünü oluşturmuş. düzen delisinden tut narsistine ve sadistine kadar, her bir kişiilik bozukluğu hem de.
bu arada bir ---spoiler--- olarak söylüyorum, esdeath'in ikinci bir boa hancock vakası olacağı başından belliydi. (o zaman buna neden spoiler dedim, şu an ben de sorguluyorum ._.) ama nedense herkes hayran oldu kadına, demek ki çevremdeki erkekler ağır mazoşist falan herhalde. şahsen boynuma tasma falan aşırı ters geldi ne bileyim ._. aradığının da aşk olması yine bir umut, ama esdeath yine de anti-karakter ve illa ki büyük aşkıyla savaşta karşı karşıya gelecektir, dram peçetelerinizi hazır tutunuz.
karakter ölümleri orijinal olmuş, iç burkabilir ama ağlatmaz tarzı punchline'lar bunlar. fire emblem sağolsun yoldaşın ölümü trajedisine alışığım. bu bakımdan fire emblem ile akame ga kill'in ortak yönü var.
bölüm adları "x'i öldür" formatında.
son bölüm "akame ga kiru" adını alırsa diye gardımı aldım bekliyorum. (edit: tuttu.)
opening çok iyi, aslında opening'in opening'i çok iyi desem daha doğru olur. kulaklarım bi orayı sevdi.
ending sonrası "bir sonraki bölümde" kısmı sözsüz ve sonraki bölümden sahneler dramatik bir keman sesi eşliğinde veriliyor, gayet iyi.
ilk 12 bölümden söyleyeceklerim bu kadar, editlerim. özetle bu seri "aranan kan" oldu. ehe. kaptınız di mi espriyi :d (edit: geçmişteki bana söylüyorum, espri yapma olm sen.)
final bölümü öncesi edit: mangasından kopması rahatsızlık vermiş olabilir anlarım, ya "ana karakter ölemez" ne demektir? gayet ölebilir de. hikâye anlatıcıları aştı o durumu çoktan, belirteyim. ayrıca 24 bölüme sığdıralım şunu diyeceklerse ölüm olaylarını öyle bir duruma getirmeleri en çıkar yol, çünkü böyle bir final en iyi bu yoldan hazırlanırdı. mangasına başlayacağım, söylentilere göre orası bayağı "keyifli" ilerliyormuş. ne demekse.
gayet iyi ilerledi. white bilmem ne stüdyolarına bu anime için teşekkür etmek gerek. herkes gıcık kapmış olsa da orijinal ve güzel bir iş çıktı. mangasını okuyasınız geldiyse başarılı olmuş demektir.
favorim olan, kokusu iştah açan baharat
içerisinde bulunan televizyon izleme ve internet sörfü aktivitelerinin arasında "princes robot bubblegum" adında bir anime parodisi bulunan oyun. anime endüstrisini ve fanservice olayını tiye almışlar, komik olmuş
"ya o fırsat verilseydi?" sorusunun cevabını kovalayan manga.
ilgimi çekmedi. çizimler henüz oturmamış gibi, mangakanın bileği az alışsın bence iyi şeyler çıkarabilir
kurgusu iyi bağlantılarla desteklenecek bence, okumadım ama böyle bir konuya paçayı sıvadıysa yapsın di mi
ilgimi çekmedi. çizimler henüz oturmamış gibi, mangakanın bileği az alışsın bence iyi şeyler çıkarabilir
kurgusu iyi bağlantılarla desteklenecek bence, okumadım ama böyle bir konuya paçayı sıvadıysa yapsın di mi
zengin yakışıklı garson süslü isyankâr monologlu başlıklarını şukuladığım otta
bilimkurgunun altın yumurtlayan tavuğu. üzerine ekler çıkartır her zaman daha başka ama yine orijinal bir konsepte ulaşırsın çünkü.
böyle bir şeyin olduğu animeler:
(bkz:sankarea)
(bkz:kore wa zombie desu ka)
böyle bir şeyin olduğu animeler:
(bkz:sankarea)
(bkz:kore wa zombie desu ka)
"biraz geç doğarak iyi yırtmışız" dedirten soru
sözlüğe girer girmez pinpoint bir yüzde (%64) vererek bende "sugeeee (*_*)" hissi uyandırmış bir otta.
konuşurken falan yüzde vermek hoş hareket bence. :/
konuşurken falan yüzde vermek hoş hareket bence. :/
animesini izlemediğim, sadece mangasını okuduğum şaheser kurgu. her türlü feci sarıyor.
bir eserin bir hayranı/takipçisi tarafından yeniden kurgulama ile yazılan başka bir eser. yan hikâye tarzında olabileceği gibi, aynı karakterler çok farklı durumda da karşımıza çıkabilir
japonların yardım çağrısı
sıkıcı yaz günlerime neşe getiren seri. 12 bölümlük bir sezondan ibaret. ikinci bölümünü yeni bitirdim. bahsedildiği gibi, gintama ile alıştığımız ve özlediğimiz mizah anlayışı çok hoş. seri, geleneksel bir festivalden aldığı ismi ile paralel olarak kız çocuklarını konu ediniyor ama bu kızlar süper güçleri ile yakuza aleminin içinden geçiyor. çokça "aittağğğ" diye inleyerek yeri öpen yakuza görüyoruz bu nedenle. ana karakter abimizin kişisel gelişimini de takdir ederek izleyeceksiniz. boyblue approves.
bunu yapan program da geliştiricileri de göstermiştir ki, artık teknoloji falan korkulması gereken bir şey. olasılıklara baksana?!
tasarımlar da fecidir, cosplayi en çok tercih edilen, ve yapması en zor karakterlerdendir.
tasarımlar da fecidir, cosplayi en çok tercih edilen, ve yapması en zor karakterlerdendir.
şahane komik manga. dansai joshi ve denkigai no honya san'ın yazarının elinden çıkan bu manga, ortaokulda yalnız takıldıktan sonra liseye popüler olma hedefi ile giren raidou bilmemne-kun'un (gerçekten ilk ismine rastlayamadım elemanın henüz) yan sırasında oturan küçük, sessiz ancak ilginç bir kız olan aharen reina'yı keşfetmesi ile başlıyor. kendisi ile iletişime geçtiği anda aharen-san'ın bir anda kişisel alanını işgal etmeye başlaması ile şaşkına dönen raidou, insanlarla arasındaki mesafeyi bir türlü ayarlayamadığı için yalnız kalan aharen ile kısa kısa komedi içeren maceralar yaşıyor. sosyal açıdan facia durumdaki bu ikiliyi çok tatlı buldum şahsen ^^