#anime

vroid studio

animemeraklisiblogcu
Anime tarzı VR karakteri tasarlayabilmenize olanak sunan ve pixiv tarafından geliştirilen ücretsiz bir yazılım.
Şimdiye kadar gördüğüm en güzel karakter tasarım uygulaması diyebilirim. Karakteri modifiye ederken basit ayarlardan texture ayarlarına kadar her şey düşünülmüş. Ayrıca tasarladığım karakterleri -üçüncü parti bir uygulamanın yardımıyla- MMD modeline dönüştürebiliyorum. Model yapmak için DeviantArt'dan yana yana parça aramak istemeyenler için mükemmel bir seçim olabilir.

Şu resimde texture ayarlarını kullanarak göz rengini değiştirmeye hazırlanıyordum. :D

otakuturk.net/foto

Bu arada MMD modeline dönüştürmek için kullandığım üçüncü parti uygulamayı merak edenler için:
https://bowlroll.net/file/191067
(indirme parolası: 2yuu)

just because

trao
Geçen yıl izlediğim 12 bölümlük güzel bir anime. Olaylar lise son sınıfta olan izumi eita'nın şubat ayında başka bir liseye nakil olmasıyla başlıyor.
Konusu; romantizm, okul hayatı, yaşamdan kesitler.
bu hikayede üzülen fotoğrafçılık kulübünün başkanı komiya oldu. :(

Puanlamalar:
İmdb: 6.8
My Anime List: 7.3
Türkanime tv: 8.9

bakuman

ryukon
yıllar önce severek ve büyük bir heyecanla izlediğim. ayrıca favori serilerimden birisi olan yapımdır. konusu, işlenişi ve çizimleri 10 numara 5 yıldızdır. izledikçe kendine daha fazla bağımlı hale getiren ve karakterler seri içerisinde acele edip koşuştururken, sanki sizde oradaymış gibi heyecana kapılarak "acaba ne olacak", "bitecek mi?", "çabuk", "hadi ama" vs. gibi tepkiler vermenize neden olan bir seridir. eğer izlemediyseniz çok şey kaybediyorsunuz demektir. şiddetle tavsiye ediyor, izlemeye başlayacak olanlara şimdiden iyi seyiler, iyi eğlenceler diliyorum.

seriden biraz bahsedecek olursak, mangaka tsugami ohba tarafından yazılıp çizilen serinin mangası 2008 - 2012 yılları arasında 20 cilt olarak yayınlanmıştır. Serinin animesi ise 2010 - 2013 yılları arasında, her biri 25'er bölümden oluşan 3 sezon ve toplamda 75 bölüm olarak yayınlanmıştır.

konusu: mashiro moritaka, bir ortaokul öğrencisidir ve hayali, yıllar önce ölen amcası gibi mangaka olabilmektedir fakat amcasının manga uğrunda harcadığı yılları ve ünlü bir mangaka olamadan ölmesini gördükten sonra, mangaka olma hayalini bir kenara bırakmış ve derslerine odaklanmıştır. Ancak gayet başarılı bir çizer olan Mashiro, tüm bunlara rağmen çizim yapmayı bırakmamış daha doğrusu bırakamamıştır. Tüm bunların yanı sıra Mashiro, onunla aynı sınıftaki Azuki Miho'dan hoşlanmakta fakat bir türlü ona açılamamaktadır.

Birgün çizimlerini yaptığı defteri okulda unutan mashiro, defteri geri almaya geldiğinde, defterin sınıfın en zeki ve en sosyal öğrencilerinden birisi olan Takagi Akito'da olduğunu görür. Defteri, mashiro'ya versede Takagi mashiro'nun çizimlerini görmüştür ve ona hikayeler yazdığını ancak bu hikayelerin çizimini yapıp birlikte manga haline getirebileceği birini aradığını söyleyerek ona ortaklık teklif eder. mashiro bu teklifi hemen reddetse de takagi hemen pes edecek bir tip değildir. Mashiro'ya Miho'nun da anime ve mangaları sevdiğini hatta hayalinin bir seslendirme sanatçısı olmak olduğunu söyler. Böylece Takagi, hayalleri için küçük bir oyun oynar.

Akşam Mashiro'yu da alarak miho'nun evinin kapısına giderler. miho'nun hayalini duyan Mashiro, kendini tutamayarak ve haykırarak Takagi ile birlikte resimlerini kendisinin çizeceği bir manga yapacaklarını söyler. Bu manganın anime uyarlamasında ise ana kadın karakterin seslendirmesini miho'nun yapmasını ister. Bunu duyduğuna çok sevinen ve büyük bir heyecana kapılan Azuki, hiç tereddüt etmeden ve ikiletmeden teklifi hemen kabul eder. ancak Mashiro'nun bir isteği daha vardır. mashiro, Azuki'ye "ikimizin de hayalleri gerçekleştiğinde benimle evlenir misin?" diye sorar. yanıt ise beklenmedik ve hızlı bir şekilde gelen "evet"tir. böylece macera başlar...

türkçe çevirilerde çok hata var o yüzden ingilizce altyazılı izliyorum diyen izleyiciler

boyblue
hoppala, dur derhal savunmak istiyorum şu anda bu görüşü. haklılık payımız var çünkü.

şöyle ki, anime izlemek için birkaç yol var ve hiçbiri yanlış değil. animesini ispanyolca dublajla amuda kalkarak izleyene de itirazım olmaz yani, baştan söyleyeyim. ( ̄y▽, ̄)╭
ama japonya'da japonca konuşan seslendirme sanatçılarının ne dediğini anlayabilmek zorundayız, değil mi? burada iki seçenek var, japonca bilir ve direkt olarak izleyebilirsin, bu en ideali. ancak biz japonca bilmeyen faniler için çevirmenlerden faydalanmaktan başka seçenek yok. bu noktada çevirmenlerin ve teknik ekibin kalitesi çok önemli ve bu ekiplerin tek görevi biz izleyicilere anime izleme deneyimini japonca biliyormuşuzcasına aktarabilmek. bunu birileri ne kadar iyi yapabiliyorsa biz de animeden o ölçüde zevk alabiliyoruz.

sorun şu ki anime bölümlerinin kaynağı raw paylaşım grupları ve onlardan bu dosyaları ilk elden alanlar ise dev sub grupları oluyor. Japon televizyonlarına yeni bölümü düşen ya da blu-ray'i çıkan serilerin Japonca'dan İngilizce'ye saatler içerisinde dönüştürüldüğünü görüyoruz. Türkçe altyazı gruplarımızı detaylı bir şekilde bilmiyorum ama eminim ki hızlı ve kaliteli çalışma yapan gruplarımız var. Ancak onlar için başlangıç noktası bu İngilizce altyazılı bölümler oluyor çoğunlukla. Direkt olarak Japonca'dan Türkçe'ye çeviri yapan gruplarımız var mı? bilmiyorum ama yüksek bir ihtimal vermiyorum buna. bu da demek oluyor ki türkçe çeviri grupları ingilizce altyazılı bölümlerin erişilebilir olduğu andan itibaren çalışmaya başlıyor. ingilizce konuşabilen biri olarak benim için iki seçenek doğuyor burada: ya şimdi İngilizce altyazı ile yeni bölümü izleyebileceğim, ya da bizim çeviri gruplarının çeviri ve encoding işlerini tamamlamalarını bekleyeceğim. Bu da bana ingilizce altyazının birinci avantajını getiriyor: hız.

ikinci avantaj ise elbette çeviri kalitesinde. "hatalar oluyor mu, olmuyor mu?" kıstasına bakacak olursak yine az önce belirttiğim sebep geçerli, bizimkiler de ingilizce çeviriden yola çıkıyor. Yani "çevirinin çevirisi" durumu söz konusu. Japonca'dan İngilizce'ye çeviri yapılırken kaybolan nüanslar var zaten halihazırda, bu benim japonca öğrenme isteğimin altında yatan sebeplerden birisi hatta. e bir de bizim gruplar ingilizce'den türkçe'ye çeviri yaparken ister istemez üzerine kendi hatalarını ekliyorlar. animeyle aramda iki dil bariyeri birden oluşuyor. bu da ingilizce altyazının ikinci avantajı: doğruluk.

üçüncü avantaj ise bizim çeviri gruplarını bilmememden kaynaklı olarak çektiğim ayrı bir dert: bazı çeviri grupları başta belirttiğim "anime izleme deneyimini olduğu gibi aktarma" ilkesini çiğneyerek çeviride ve encoding'de fantezilerini koşturuyorlar. acayip fontlar, komik olmaya çalışan çevirmen notları gırla gidiyor haliyle. tamam, "bana mahallede wolverine recep derler" esprisine çok güldüğüm doğrudur ama çevirmenlik stand-up kafasıyla yapılmamalı, içerikle izleyicinin arasında durmak büyük yanlış. bir yandan chihayafuru gibi serilerde de japon edebiyatına ait unsurlar türkçe'ye çevrilirken mahvoluyor. ingilizce'ye çevirilerde de olan sıkıntılar bunlar ama ingilizce çevirilerde büyük özverilerle edebi değeri korunan japon dizelerine de şahit oldum ben. üçüncü avantaj ise bu noktada ortaya çıkıyor: kaliteye güven.

konunun her bir detayını açarak anlattım ama bu düşünceyi savunmamın esas sebebi kısaca türkçe çevirilerin ikinci el içerik konumundaki ingilizce çevirilere kıyasla üçüncü el içerik konumunda olmasıdır. Japonca'dan Türkçe'ye direkt çeviri yapan fansub grubumuz varsa yiğitlerimizi tanımayı isterim. Zira ana dillerine hakim olmaları durumunda İngilizce çeviride rastlanılmayacak kaliteye ulaşabilirler.

babylon

ryukon
bana göre 2019 sonbahar sezonuna damga vuracak animelerden birisidir. Seri daha ilk bölümden hızlı ve sağlam bir giriş yapıyor. bölümler ilerledikçe karşımıza birçok karakter ve bir o kadar da bilinmez çıkıyor. İlk iki bölüm olaylara giriş ve karakter tanıtımları tadında geçse de serinin bizleri ekran başına kilitleyecek ve "bu seri bir harika dostum" dedirtecek kısmı 3. bölümde başlıyor. güzel ve şok etkisi yaşatan bir bölüm izliyoruz ve seriye bağımlı oluyoruz. Ayrıca Animenin yapımcılarının da bu durumun bilincinde olduğunu ve 3 bölümü birden yayınlayıp 2-3 hafta ara verdiklerini görüyorum. Resmen yapımcılar; "ilk 3 bölümü izleyin. devamını merakla bekleyin." diyorlar ve amaçlarına da ulaşıyorlar. Açıkcası bu tarz serileri seven birisi olarak ben beğendim ve İzlemeyenler varsa izlemelerini şiddetle tavsiye ederim. Ayrıca seinen ve gerilim tutkunuysanız hiç kaçırmayın derim.

konusu: tokyo bölge savcılığına bağlı olarak çalışan ve bir cumhuriyet savcısı olan seizaki zen, ekibiyle birlikte, eczacılık kanununu ihlal eden bir ilaç şirketinin ofisine baskın yaparlar. şirket çalışanlarının kişisel eşyaları da dahil olmak üzere ofisteki her şeye el koyarlar ve incelemeye başlarlar. Dosyaları inceledikleri sırada, evrakların arasında, üzerinde kan izi olan bir kağıt dikkatlerini çeker ve araştırmaya karar verirler. Araştırmaya devam ettikleri sırada, başlangıçta sıradan bir kağıt olarak baktığı evrağın, onu yaklaşan belediye seçimlerinde aday olan başkan adayları ve onlarla bağlantısı olan birçok kişiyi derinden etkileyecek delillere ulaştırmasıyla, seizaki zen kendini büyük bir karmaşanın ve birçok bilinmezin içinde bulur. Acaba seizaki bu karmaşadan kurtulabilecek ve bilinmezler konusunda doğru cevaplara ulaşabilecek midir?

en sevdiğiniz anime karakteri

ryukon
yıllardır söylediğim gibi, "benim en sevdiğim anime karakteri şudur" diyebileceğim bir karakter yok. ben tüm anime karakterlerini severim. bugün x karakter favori anime karakterim desem, yarın bir başkası ya da ondan sonraki gün bambaşka bir karakter, en sevdiğim karakter olabilir. Bu yüzden bu soruyu genelde pas geçerim. Ancak "illa birini yaz." diyenler için şimdilik heiwajima shizuo diyorum.

ana karakterlerin bağırarak power up alması

ryukon
yazarın ve/veya çizerin, kötü karakteri çok güçlü yapması sonucunda, ana karakterin kötü karakter karşısında g*t gibi kalması ve savaşın son anlarında ana karakterin yapabileceği hiçbir şey yokken, "galiba sonunda bir kötü karakter savaş kazandı" dediğimiz an, ana karakterin var gücüyle bağırması ve power up alması olayıdır. bu durum kendimize, "bu savaş böyle bitmemeliydi" dememize ve "bağırınca ne oluyor?", "sadece bağırarak nasıl güçleniyorsun?" gibi sorular sormamıza neden olur.

japon sineması

ryukon
japon kültürü ve sineması, anime, manga vs. gibi konularda okuyucularına kapsamlı bir şekilde bilgi vermek amacıyla, 2015 yılında yayın hayatına başlayan internet sitesidir. Ayrıca 2 ayda bir yattaa, 3 ayda bir de sonata adında e-dergi yayınlamaktadırlar. Yıllardır takip ettiğim güzel bir site olduğunu da ayrıca belirtmek isterim.

adres: https://japonsinemasi.com/

anime ai

ryukon
2012 yılında kurulmuş olan bir diğer güzel facebook sayfadır. Sayfa hala yayında ve nadirde olsa arada paylaşım yapılmaktadır. Bir dönem yönetici tauburn ile sohbetimiz olmuştu. özlediğim sayfalardan biridir.

dehşet-ül otaku

ryukon
bir dönem farklı tarzlarıyla facebook'ta göz dolduran, paylaşımlarıyla, türk anime sayfalarına farklılık gelmesini sağlayan öncü sayfalardan biri olup, 2013 yılındaki naruto turkey fan clup (ntfc) ile kavgalarında ntfc sayfasının ve kurucuları kakashi adminin içinden geçerek bir döneme bambaşka şekilde de damga vurmuş facebook sayfasıdır. Facebook sayfası maalesef 2015 yılında kapatılmıştır.

adminleri eğer bir gün bu başlığı görürlerse kendileriyle tekrar görüşmek, konuşmak isterim...

medeni hali otaku

ryukon
2012 yılında kurulan ve bir dönem, anime severlerin en sevdiği sayfalardan birisi olan, eski facebook anime sayfalarından birisidir. Şimdilerde pek aktif olmasalar da nadiren paylaşım yaptıklarını görebilirsiniz.

Ayrıca, hakkında kısmında yazan; Bu sayfada sorulan animelere "Boku no Pico" demenin cezası 649 TL'dir. sözüyle tebessüm ettirmişlerdir.

Adminleri eğer bu başlığa denk gelirse kendileriyle uzun uzun sohbet etmek, eski günleri yad etmek isterim.

anime team tr

ryukon
bu başlığı açarken bile içinde bir üzüntü ve bir burukluk oluşturan, ilk kez 2011 yılında paylaşımlarına denk gelip sonraları müdavimi olduğum eski facebook anime sayfasıdır. bir dönem, şimdilerde bir kısmıyla görüşemesek de hepsini çok sevdiğim dostlarım tarafından yönetilmiş olan, facebook'taki anime paylaşımları yapan güzel sayfalardan biriyken, bir takım sebeplerden dolayı yıllar önce yöneticileri tarafından kapatılmıştır.

eski yöneticilerle tekrar hep beraber eskisi gibi sohbet etmek isterdim...

anime kalesi

ryukon
2008 yılından beri faaliyette olan anime severlere, arşivleri için düşük boyutta fakat kota dostu ve yüksek kaliteli videolar ve altyazılar sunan anime indirme sitesidir.

street fighter

ryukon
capcom şirketi tarafından 1987 yılında piyasa sürülen, o günden bugüne 20'den fazla farklı ve gelişmiş sürümleri çıkan, atari ve ps salonlarının vazgeçilmez dövüş oyunu serisidir. en son 2016 yılında street fighter 5 oyunu çıkmıştır. Street Fighter 4 oyunuyla birlikte oyuna hakan adında tük karakter getirilmiştir. Ayrıca serinin birçok sinema filmi çekilmiş ve animesi de yayınlanmıştır. en popüler karakterleri ryu, ken ve chun li'dir.


otakuturk.net/foto

street fighter 5 tanıtım videosu

dizifa

ryukon
bir dönem dizi, film, anime ve manga çevirileriyle birlikte her türlü kitleye hitap eden ve anime izleyen, izlemeyen herkes tarafından sevilerek, büyük bir hayranlıkla takip edilen sitedir. ancak telif hakları vs. gerekçe gösterilerek kapatılmıştır. Bu kapanmadan kısa bir süre sonra animefilmizle.com alan adıyla tekrar faaliyet göstermeye başlamış olmasına rağmen bir daha eski popülaritesini yakalayamamış ve geçtiğimiz yıllarda kapanmıştır.

animeou

ryukon
ülkemizde bir döneme damgasını vuran ve çevirileriyle anime izleyicilerinin ilk tercihi hatta vazgeçilmezi olan fakat 2011 yılında bir takım sorunlar nedeniyle ekip üyeleri dağılarak kapanan fansubtur. Üyeleri hala farklı çeviri gruplarında ya da bireysel olarak çeviri yapıyorlar mı bilmiyorum. Ancak bu ekibin çeviri yaptığı döneme yetişen ve arşivinde animeou çevirisi seri bulunanlar gerçekten şanslıdır.
1 /